Tarımda Kullanıma Uygun Uzay Aracı Tasarladılar
Mars gezegen keşif aracı üreten 50 kişilik genç ekip, aracı tarımsal faaliyetlerde kullanılmak üzere tasarladı. Gençlerin yüzde 100 kendilerinin tasarladıkları “Sparkle” adlı araç hem toprak analizi yapıyor hem de bir çiftçi kadar çalışabiliyor.
TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali çerçevesinde düzenlenen yarışmalarda Yıldız Teknik Üniversitesi’nin (
YTÜ) 11 takımı toplamda 16 ödülün sahibi oldu.
Uzay aracı olarak tasarladıkları aracı tarımda kullanıma uygun bir biçimde yeniden üreten YTÜ Yıldız Rover Takımı, TEKNOFEST’te Tarımsal İnsansız Kara Aracı Yarışması Birincisi ve Sunum Özel Ödülü’nün sahibi oldu.
[caption id="attachment_145288" align="aligncenter" width="587"]

YTÜ Yıldız Rover Takımı[/caption]
YTÜ Yıldız Rover Kaptanı Gökberk Korkmaz, 50 kişilik takımlarıyla ellerinden geleni yaptıklarını ve güzel bir sonuç elde ettiklerini söyledi. Araçla ilgili bilgi paylaşımında bulunan Gökberk Korkmaz, otonom bir şeklide çalışan ve tarım alanında bir insanın yapabileceği basit düzeydeki her işi yapabilecek durumda olduğunu ifade etti.
Tarımın her alanında kullanılacak biçimde üretildi
Aracın kendi üzerinde bilim laboratuvarı olduğunu kaydeden Gökberk Korkmaz, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Otonom bir şeklide kepçe yardımıyla yerden aldığı toprağı bilim laboratuvarına aktarıyor. O laboratuvarda toprağın üzerindeki analizlerini gerçekleştiriyor. Toprağın içerisindeki organik ve inorganik bileşiklerin neler olduğunun sentezini yapıyor.
Sonrasında da bu sentezi kontrol merkezindeki görevliye rapor olarak iletiyor. Bunun dışında yine bizim ürettiğimiz spektrometre ile de toprağın minerallerini ve organik bileşiklerini görebiliyor.
Topraktaki zararlı bitkilerin imhasını yapabiliyor. Ayrıca tohumların toprağa ekilmesi ya da toplanması gibi tarım alanında her çeşit kullanılabilecek otonom bir araç. Yani neyi yapmak istersek, araç onu yapabilecek şeklide tasarlandı.”
TEKNOFEST’te derece alan bir diğer takım ise YTÜ AESK, yüzde yüz elektrikli ve yüzde 50 elektrik - yüzde 50 hidrojen araçlarıyla katıldığı yarışmada birincilik elde etti.
Tasarladıkları araç hakkında bilgi veren YTÜ Elektrik Mühendisliği 2. sınıf öğrencisi ve üniversitenin Alternatif Enerjiler Kulübü Başkanı Muhammed Esat Işık, “Gerek küresel ısınmadan gerekse enerji kaynaklarının bitiyor olmasından dolayı elektrikli araçlara ilgi son yıllarda çok arttı.
Biz bu ilgisinin artışından daha önce de 2011 yılından bu güne zaten elektrikli araçlar yarışına katılıyoruz. Aracımız iki saatlik bir şarjla 200 kilometreye kadar gidebiliyor. Yani 2-3 liralık bir masrafla kilometrelerce gidebiliyoruz.
Aynı zamanda hidrojen teknolojisi şuanda gelişmekte. Yakıt pili teknolojisi. Hidrojen hem daha doğada bulunabilir bir element hem de daha ucuz. Enerji yoğunluğu da çok yüksek. Yüzde 50 hidrojenli aracımızda da hidrojen enerjisini elektrik enerjisine çevirerek kullanıyoruz” şeklinde açıkladı.
[caption id="attachment_145287" align="aligncenter" width="510"]

YTÜ AESK[/caption]
Başarılarından dolayı gençleri kutlayan YTÜ Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz, projelere ekipman sağlayan YTÜ Yıldız Teknopark Prototip Atölyesi’ne de özellikle teşekkür ederken, konuya ilişkin şunları söyledi:
“YTÜ kurulduğu andan itibaren TEKNOFEST’e en çok katılımcı gönderen ve ödül alan üniversite olma özelliğine sahip.
Orada sizlerin ve projelerinizin arasında başımız dik yürüme fırsatı bulduk. Bir Rektör olarak bu gururu bana yaşattığınız için teşekkür ederim. Aranızda çok iyi takımlar var, çok iyi işler yapıyorsunuz.
Mühendislik işleri yapıyor, üretim, teknoloji ve inovasyon üretiyorsunuz. Baştan sona kendi devresini, ürettiği araçların tüm tasarımını ve imalatını burada yapan, tabi ki YTÜ’nün birikiminden, laboratuvarlarından ve teknolojisinden istifade eden takımları burada görüyorsunuz.
Ayrıca Türkiye’nin en iyi üniversitemiz bünyesinde olan Teknoparkımıza, teknoloji transfer ofisine ve prototip atölyesine de teşekkür ediyorum. Gençlerimiz bu sayede atölyelere girip gece gündüz uykusuz bir şekilde prototiplerini, araçlarını üretebiliyorlar.”