Meme Kanseri Tedavisinde ‘Angelina Jolie Etkisi’

Meme Kanseri Tedavisinde ‘Angelina Jolie Etkisi’
  • 20.08.2019
Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ali Cemal Yılmaz, Hollywood yıldızı ünlü oyuncu Angelina Jolie’nin gündeme getirdiği kanserden korumak amaçlı memelerin alınması yöntemi ile ilgili önemli bilgiler verdi. Yılmaz, BRCA testi ve Profilaktik Mastektomi ile ilgili merak edilen soruları yanıtladı. Ünlü oyuncu Angelina Jolie’nin 2013 yılında meme kanseri riski bulunduğu gerekçesiyle iki memesini aldırmasının üzerinden yıllar geçse de konu “Angelina Jolie etkisi” adı verilen olguyla gündemde olmaya devam ediyor. Ailesinde meme kanseri hikayesi olan veya meme kanseri şüphesi olanlar “Angelina Jolie etkisi” ile kanser uzmanlarına başvuruyor. “Memelerimi aldırmalı mıyım” diye soruyor. Hikâyenin başına 2013 yılana dönecek olursak; Angelina Jolie, bir gazeteye gönderdiği mektupta meme kanseri riskini gösteren bir çeşit gen testi olan BRCA (Breast Cancer Susceptibility - Meme Kanseri Duyarlılık Mutasyonu) yaptırdığını yüzde 87 oranında kanser riski taşıdığını yazdı. Doktorları kanser riskini minimize etmek için Angelina Jolie’ye Profilaktik Mastektomi (Deri Koruyucu Meme Dokusu Alınması) uygulamıştı. O dönemde bu konu medyada o kadar çok yer aldı ki, Meme Kanseri Araştırma dergisinde yayımlanan araştırmaya göre meme kanseri şüphesiyle kanser kliniklerine ve laboratuvarlara başvuranların sayısında 2 kat artış yaşandı.

Ailesinde Meme Kanseri Olanlar Risk Altında

Aradan geçen yıllarda bu başvuruların azaldığını ancak devam ettiğini belirten Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ali Cemal Yılmaz, “Angelina Jolie etkisi” denilen bu olgunun hastaları endişeye sevk ettiğini ifade etti. Op. Dr. Ali Cemal Yılmaz’a göre BRCA testi sonuçları yüksek kanser riskini gösterse de bu, Profilaktik Mastektomi (Deri Koruyucu Meme Dokusu Alınması) işlemine karar vermek için yeterli değil. Memelerin alınmasına kanser uzmanı hekimlerin farklı test ve değerlendirmelerle birlikte karar verdiğini ifade eden Op. Dr. Ali Cemal Yılmaz, “Tüm meme kanseri vakalarını yüzde 15’e yakını genetik mutasyonlarla ilişkilidir. Ailesinde meme kanseri olanlarla meme kanseri görülme sıklığı arasında bir ilişki vardır. Yani ailesinde meme kanseri olan birinin meme kanseri olma olasılığı diğer gruplara göre daha yüksektir” şeklinde konuştu.

Meme Kanseri Görülme Yaşı 20’lere İndi

Op. Dr. Ali Cemal Yılmaz, son zamanlardaki kalıtsal meme kanseri ile ilgili yapılan çalışmalarda görülme yaşının 50 yaş altında yoğunlaştığına ve hatta 20’li yaşlarda vakaların görüldüğünün altını çizdi. Kalıtsal meme kanserinin özellikle 2 gen mutasyonu olan kişilerde daha fazla bulunduğunu dile getiren Op. Dr. Ali Cemal Yılmaz, Bunlar BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonlarıdır. Bu genetik mutasyonlara sahip kişilerde meme kanseri görülme sıklığı daha yüksektir. BRCA1 mutasyonu meme kanseri olma riskini yüzde 72 oranında artıyor. Bu mutasyon aynı zamanda yumurtalık kanseri riskini yüzde 35 oranında artırmaktadır. BRCA2 mutasyonunun kanser görülme sıklığına etkisi ise BRCA1’e nazaran daha azdır diyor.

Aşkenaz Yahudisi Kadınlarda Daha Fazla

Bu mutasyonların genetik testlerle tespit edilebildiğini söyleyen Op. Dr. Ali Cemal Yılmaz, “Mutasyon oluşan genler normalde kansere karşı koruyucu görev üstleniyor. Bu genlerde mutasyon sonucu Supressor Onkogen’in (kanser oluşumun baskılayıcı) 2 kopyasında sorun ortaya çıkıyor ve kanser oluşumuna zemin hazırlanıyor. Bu mutasyon toplumda yaygın değildir ancak Aşkenaz Yahudileri kadınları gibi bazı topluluklarda görülme sıklığı daha fazladır” ifadelerini kullandı.

Yazıyı Paylaş