Kuzey Avrupa Kültürüne Açılan Kapı: Kopenhag

  • 16.01.2024
Son zamanların en popüler gezi rotalarından biri; Kuzey Avrupa ülkeleri. Bu ülkeler arasında giden kişilerin övgüyle bahsettiği yerlerin başında ise Almanya’nın hemen kuzeyinde yer alan Danimarka’nın başkenti Kopenhag geliyor. Güvenli şehirler listesinde ilk 10’da yer alan, Avrupa’nın en gelişmiş şehirlerinden olan Kopenhag; modern ve canlı kültürel ortamı, zengin tarihi ile gezmesi keyifli bir şehir. Dünyanın en mutlu ülkeleri arasında yer alan Danimarka’nın başkenti olan Kopenhag’ın adının anlamı Danca’da “ticaret limanı” ve şehrin tarihi 1020 yıllarına kadar dayanıyor. Şehir resmi olarak kayıtlara 1020 yılında geçse de taş çağından ve Vikinglerden bu yana şehrin kullanıldığı tahmin ediliyor. Bu sebeple şehri gezerken aynı zamanda Vikinglerin ve Kuzey Ülkelerin tarihini ve kültürünü de deneyimleyebiliyorsunuz. 12. yüzyıla kadar mütevazi bir balıkçı köyü olan şehir orta çağ zamanı surlar ve kulelerle güçlendirilip hareketli bir şehir haline geliyor. Bu dönemden kalan ve Kopenhag’ın stratejik öneminin bir kanıtı olarak duran ve iyi korunmuş yıldız şeklindeki bir kale olan Kastellet bu orta çağ geçmişinin kalıntılarına hala tanık olabileceğiniz yapılar arasında. Yıllar içinde ise Kopenhag, stratejik önemini de koruyarak modern bir metropole dönüşmüş. Bu modern metropolü gezmek istiyorsanız hava koşullarını göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Kuzey ülkelerinden olduğu için kış gezisinde havanın soğuk olacağını belirtmemiz lazım. Soğuktan çok etkilenmiyorsanız; doğru kıyafetlerle tabii ki gezebilirsiniz fakat yine de bahar-yaz aylarını tercih etmek daha doğru olacaktır. Bütçe konusunda ise diğer Avrupa şehirleri ile kıyaslandığında Kopenhag biraz daha pahalı bir şehir. Bu sebeple de doğru bir planlama ve bütçe çalışması yapmak gerekiyor. Kuzey Avrupa
Kültürüne Açılan Kapı: Kopenhag

Kopenhag’da Mutlaka Görülmesi Gereken Yerler

Küçük Denizkızı: Kopenhag’ın en ikonik sembolü olan Küçük Deniz Kızı Heykeli; Hans Christian Andersen’in peri masalından esinlenerek yapılmış ve 1913’ten bu yana ziyaretçileri büyülüyor. Sahil boyunca uzanan bir kayanın üzerinde zarif bir şekilde oturan deniz kızı heykelinin önünde fotoğraf çekilmeden Kopenhag gezisini bitirmek olmaz. Nyhavn: Renkli binalarla kaplı pitoresk bir kanal olan Nyhavn, cazibe yayan canlı bir sahil bölgesi. Başlangıçta yoğun bir ticari liman olan bölge, restoranlar, barlar ve tarihi gemilerle dolu canlı bir alana dönüşmüş. Bu bölge bitişik evleri şehrin genel mimarisini de güzel bir şekilde yansıtıyor. Bölgede en dikkat çeken yapılardan biri; 9 numaralı, 1680’li yıllarda yapılan ve günümüze kadar bozulmadan kalan ev. Bir diğer gezginler tarafından ilgi gören yapı ise; masallarıyla ünlü olan Andersen’in yaşadığı 20 numaralı ev. Gezinizin bir bölümünü Nyhavn’daki güzel manzaraları fotoğraflayarak, kafelerde oturarak değerlendirebilirsiniz. Yine Nyhavn çevresinde yer alan Stroget isimli alışveriş caddesinden alışveriş yapabilirsiniz. Tivoli Bahçeleri: Dünyanın en eski eğlence parklarından biri olan Tivoli Bahçeleri; 19. yüzyıldan kalma. Nisan ve Eylül ayları arasında faaliyet gösteren Tivoli Bahçeleri; antika hız teni, canlı eğlence programları ile şehrin canlı kimliğini yansıtıyor. Özellikle çocuklu aileler için ise gezi programında yer alması gereken bir rota. Christiansborg Sarayı: Danimarka Parlamentosu, Başbakanlık Ofisi ve Yüksek Mahkeme’nin merkezi olarak hizmet veren Christiansborg Sarayı, siyasi ve tarihi bir merkez. Saray aynı zamanda şehrin geçmişine büyüleyici bir bakış sağlayan önceki kale yapılarının kalıntılarına da ev sahipliği yapıyor. Amelienborg Sarayı: Farklı mimari tarzları görmek istiyorsanız, rokoko tarzında inşa edilmiş olan Amelienborg Sarayını da gezebilirsiniz. Yazlık saray olarak inşa edilen bu yapı, içerisinde müze de barındırıyor. Aynı zamanda kraliyet ailesi hala bu sarayın içinde yaşadığı için de turistler için ilgi çekici bir nokta. Rundetarn: 17. yüzyılda inşa edilen Rundetarn, astronomik gözlemler için inşa edilmiş spiral bir kule ve kulenin tepesine çıkaran şehrin panoramik manzarasıyla büyülenebiliyorsunuz. Danimarka Ulusal Müzesi: Tarihsel açıdan oldukça zengin olan müze; aslında 1973 yılında “Prens Sarayı” olarak inşa edilmiş ve günümüzde müze olarak hizmet vermekte. Danimarka tarihi ve kültürüne dair pek çok bilgi edinebileceğiniz müze; Taş Devri, Orta Çağ ve Rönesans dönemi ve Viking tarihine ait birçok obje ve eser barındırıyor. DesignMuseum Denmark: Danimarka özellikle tasarım ve mimari de oldukça başarılı, bunu şehri gezerken deneyimleyebiliyorsunuz. Bu sebeple Danimarka’ya gelmişken değişik tasarım ve modern sanatı görmek için DesignMuseum Denmark’ı ziyaret edebilirsiniz. Fakat ziyaret edeceğiniz tarihte yer alan sergiyi mutlaka kontrol etmenizi öneririm. Şayet ilgilisi için çok güzel olabilecek sergiler, sizin için çok da cazip olmayabilir. Royal Danish Library: Kütüphane gezmeyi seviyorsanız eğer mutlaka Royal Danish Library’i ziyaret etmelisiniz. Nordik ülkeler arasında en büyük kütüphane olan Royal Danish’e giriş ücretsiz ve Nyhavn’a bakan bir manzarası da bulunuyor. Hem kitaplar arasında hem de manzaraya bakarak dalıp gitmek için uğranabilecek bir yer. [caption id="attachment_159155" align="aligncenter" width="962"]kopenhag Royal Danish Library[/caption] Free Town Christiania: Kopenhag’da ziyaret edilebilecek en ilginç yerlerin başında “Free Town Christiania” geliyor. Bu bölgede Avrupa yasalarını kabul etmiyor ve kendi oluşturduğu yasaları uyguluyor. 1971 yılında bir grup hippi ve sanatçı bu bölgeye yerleşiyor ve devamında hükümetle uzun süre süren bir pazarlıktan sonra bu bölgede özgürce yaşamaya başlıyor. Hala bölgede yaşamaya devam eden bir grup var ve bu bölgede etkinlikler, konserler de düzenlenebiliyor. Bölgeyi, tabelalarla belirtilen kurallara uyarak özgürce gezebilirsiniz. Gittiğiniz dönemde etkinlik var ise katılabilirsiniz.
Yeme-İçme
Benim için bir şehri gezerken en önemli şeylerden biri de yemek… O şehrin mutfağını, farklı lezzetleri deneyimlemeyi seviyorum. Kuzey Avrupa ülkeleri; şef restoranları ile ünlü. Kopenhag’da Danimarka mutfağının geleneksel lezzetlerini tadabileceğiniz gibi, son dönemde oldukça popülerleşen İskandinav Mutfağının da güzel örneklerini deneyebilirsiniz. Kopenhag özellikle güzel restoranları ile ünlü. Bunun sebebi ise 4 kez dünyanın en iyi restoranı seçilen ve Kopenhag’da bulunan; Noma. Noma’nın da etkisiyle Kopenhag’da gastronomi alanında güzel bir rüzgar estiği bir gerçek. Fakat Noma, 2024 kışının sonunda değişim için kapılarını kapatma kararı almış, bu sebeple orayı deneyimlemek için kısa bir zaman bulunuyor. Şayet rezervasyon için uzun bir bekleme listesi de var ve bu sebeple gidilecekse çok önceden rezervasyon yapılması gerekli. Ama Kopenhag’da yeme-içme adına farklı çok güzel restoranlar bulunuyor. Gidebileceğiniz değişik deneyim sunan, lüks restoranlar arasında: Alchemist, Selma, AOC, Vækst ve Høst’u sayabiliriz. Kahve aşığıysanız Kopenhag’a gitmişken Coffee Collective’in kahvelerini de mutlaka denemelisiniz. Pek çok kişi burada içtiği kahvenin lezzetinin etkisinden çıkamıyor. Buradan birkaç paket kahve alarak evde demlemek için de bavulunuza koyabilirsiniz.
Danimarka’nın Ünlü Lezzetleri
Smørrebrød olarak bilinen açık yüzlü sandviçler Danimarka mutfağının yerel favorilerinden. Geçmişte çiftçilerin öğle yemeklerinde tükettikleri bu açık sandviçler günümüzde Kopenhag’da oldukça popüler. Açık sandviçler; bir dilim çavdar ekmeğinin üzerine balık ya da et, sebze ve üzerine eklenen sostan oluşuyor. Rød Pølse: Kırmızı sosis olarak adlandırılan bu sosis, şehirdeki sosisli sandviç kültürünün başrol oyuncusu. Şehrin dört bir yanında sosisli sandviç dükkanlarına rastlayabiliyorsunuz. Frikadeller: Danimarka usulü köfte olarak adlandırabileceğimiz bu lezzet de geleneksel Danimarka mutfağının popüler tarifleri arasında. Çoğunlukla bu köfteler haşlanmış patates ve sebze ile sunuluyor. Zaten Danimarka mutfağında genel olarak; et, patates ve haşlanmış sebze tüketiliyor. Ringa Balığı: Danimarkalılarının ilk tercihi kırmızı et olsa da ringa balığı da çok tüketilen proteinler arasında. Danimarka yemek kültüründe zengin besin kaynağı ile öne çıkan ringa balığını mutlaka denemelisiniz. Kopenhag’da çeşitli sokak yiyecek pazarları da bulunuyor. Bu pazarları ziyaret ederek yerel ve uluslararası lezzetleri tadabilirsiniz. Tarih, modernlik ve kültürel zenginliğin eşsiz bir karışımı olan Kopenhag, keyifli ve sürükleyici bir deneyim arayan gezginler için rüya gibi bir destinasyon. Şehir, tarihi simge yapılardan çağdaş cazibe merkezlerine kadar çok çeşitli aktiviteler sunmakta. İster arnavut kaldırımlı sokaklarda geziniyor, ister tarihi kalelere hayran kalıyor ya da Danimarka mutfağının lezzetlerini tadıyor olun, Kopenhag; gezginlerde güzel bir iz bırakıyor.   Kaynaklar https://blog.biletbayi.com/kopenhagda-ne-yenir.html/ https://www.oggusto.com/gastronomi/kopenhag-restoranlari https://tr.euronews.com/2023/01/09/dunyanin-en-iyi-restorani-secilen-nomakapanma- karari-aldi https://oitheblog.com/2017/02/13/kopenhag-yeme-icme-rehberi-danimarkamutfagina- hizli-bir-giris/ https://oitheblog.com/2017/02/10/kopenhag-gezi-rehberi/ https://www.flypgs.com/sehir-rehberi/kopenhag-gezi-rehberi https://ontrailstore.com/blogs/trail-of-us/kopenhag-gezilecek-yerler https://www.getyourguide.com/tr-tr/rundetarn-yuvarlak-kule-l3827/   Hazırlayan: Nilsu Kotil

Yazıyı Paylaş