Kedrion Biopharma Türkiye'deki Aktivitesini Büyütüyor
ANKARA (AA) Plazma ürünleri üretimi alanında İtalya'nın önde gelen
ilaç şirketi Kedrion Biopharma, Türkiye pazarındaki aktivitesini genişlettiğini bildirdi.
Kedrion Biopharma'nın düzenlediği resepsiyon, İtalya'nın Ankara Büyükelçisi Massimo Gaiani, şirket yöneticileri ile şirketin Türkiye'deki iştiraki Kedrion-Betaphar yöneticilerinin katılımıyla İtalya'nın Ankara Büyükelçiliğinde gerçekleştirildi.
Gaiani, etkinlikte yaptığı konuşmada, yeni tip koronavirüs salgınıyla sağlık sektörünün öneminin görüldüğünü belirterek "Kedrion, Türkiye'de önemli bir yatırım yapma kararı aldı. Yalnızca Türkiye'ye iş olanakları getirmekle kalmadı, aynı zamanda yaygın olmayan nadir hastalıklardan muzdarip ailelere de yardımcı olma fırsatı sundu. Bunu sosyal etkileşim açısından çok önemli buluyorum." şeklinde konuştu.

Kedrion Biopharma Yönetim Kurulu Üyesi Maria Lina Marcucci de firmanın 20 yıllık geçmişinin olduğunu fakat ailesinin 1952'den beri sektörün içinde bulunduğunu söyledi. Tedavisini yaptıkları hastalıkların insanların hayatlarını çok ciddi şekilde etkilediğine işaret eden Marcucci, geliştirdikleri ilaçların çok sayıda insanı etkileyen hastalıkların yanı sıra nadir hastalıklara da deva olduğunu dile getirdi.
Marcucci, Türkiye'ye 30 yıldır sık sık geldiklerini belirterek "Bu ülkeyle ilişkilerimiz çok iyi durumda. Geçmişte yalnızca ürünlerimizi ticari olarak satıyorduk ancak şimdi bu ülkeye yerleşmek için çok iyi bir partner bulduk. ABD'den ve İtalya'dan sonra Türkiye bizim 3'üncü büyük marketimiz. Attığımız adımdan gurur duyuyorum." Dedi.
Türkiye ve Orta Doğu için Önem Taşıyor
Kedrion-Betaphar ortaklığının bünyesinde yer aldığı Aslan Grubun Onursal Başkanı İhsan Arslan da firmayla iş birliği sürecini anlatarak kan ürünlerinin ithalat ve pazarlamasında ortak iş yapmaya karar verdiklerini söyledi. Söz konusu iş birliğinin Türkiye açısından büyük önem arz ettiğine dikkati çeken Arslan, şunları söyledi:
"Bu ürünlerin Türkiye'de üretilmesi sadece Türkiye için değil, aynı zamanda tüm Orta Doğu ve civar ülkeler için büyük önem arz ediyor. Bu coğrafyada bu ürünlerin üretimi yok. Sadece Türkiye'de 300 milyon avronun üzerinde bir pazarı var ancak böyle bir yatırım en az 1 milyar avroluk finansal değer demektir."