Çelik İhracatçıları Birliği Sorunlara Çözüm Oluyor

Çelik İhracatçıları Birliği Sorunlara Çözüm Oluyor
  • 23.08.2017

Çelik İhracatçıları Birliği Sorunlara Çözüm Oluyor

Türk çelik sektörü, üretim ve ihracatta rekorlar kırdığı 2012 yılından bu yana yurtiçi ve yurtdışından kaynaklanan birçok sorun nedeniyle zorlu günler geçiriyor. Sektörün içinde bulunduğu bu duruma çıkış yolları arayan Çelik İhracatçılarıBirliği, yassı çelik sektörü temsilcilerini “Sektör SorunlarıÇalıştayı”nda Ekonomi, Gümrük Bakanlığı ve TSE yetkilileri ile bir araya getirdi. Yassı çelik özelinde sorunlarınıve çözüm önerilerini belirleyen sektör temsilcileri yetkililerden destek sözü aldı. Çelik İhracatçıları Birliği tarafından düzenlenen “Sektör Sorunları Çalıştayı”nda sektörün karşı karşıya olduğu sorunlar; yassı çelik sektöründe haksız rekabetin önlenmesi, Dâhilde İşleme Rejimi, kalitesiz, sertifikasız ve ikinci sınıf ürün girişi ile yapısal dönüşüm olmak üzere dört başlıkta ele alındı. Çalıştayda yaptığı konuşmada Türk çelik sektörünün mevcut durumuna, sektörde yaşanan gelişmelere ve sorunlara değinen Çelik İhracatçılarıBirliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Serdar Koçtürk yassı çelik özelinde değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’de yassı çelik sektörünün genel çelik sektörüne kıyasla büyüme kaydettiğini belirten Serdar Koçtürk, “2016 yılının 9 aylık döneminde gerçekleştirdiğimiz 12,3 milyon tonluk ihracatımızın yüzde 17’sini yassı çelik ürünleri oluşturdu. Buna göre 2016 yılının dokuz ayında toplam yassıçelik ihracatımız bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16 artış ile 2,1 milyon ton oldu. Amerika ve Avrupa Birliği’nde rakip ülkelere yönelik uygulanmaya başlanan koruma tedbirleri ve soruşturmaların önümüzdeki dönemde ihracatımızıdaha da artırması beklenebilir” dedi. İhracattaki büyümeye rağmen Türkiye’nin sac üretiminde dünyadaki payının 10 milyon ton ile yüzde 1,5 seviyelerinde kaldığını açıklayan Serdar Koçtürk, “Yassı çelik ürünleri otomotivden makinaya, beyaz eşyadan savunma sanayine, gemi inşadan enerji ve elektronik sektörüne kadar hemen hemen her alanda kullanılıyor. Türk sac sanayisinin de bu sektörlerle aynı paralelde büyümesi ve rekabetin daha az olduğu katma değerli ürünlere geçmesi gerekiyor. Bu bağlamda ihracat pazarlarımızda daha aktif olmak da mümkün olacaktır” diye konuştu.

Yazıyı Paylaş