Bayer, kardiyovasküler hastalıklar alanında 120 yılı aşkın süredir sürdürdüğü yenilikçi çalışmalarını, Avrupa Kardiyoloji Derneği (ESC) Kongresi kapsamında düzenlediği global basın toplantısında paylaştı. Şirket, özellikle kalp yetmezliği başta olmak üzere kardiyovasküler hastalıklara yönelik güncel bilimsel veriler ve yenilikçi tedavi stratejilerini açıkladı.
Kardiyovasküler Hastalıklar Küresel Ölçekte Ciddi Risk Oluşturuyor
Tip 2 diyabet, hipertansiyon ve kronik böbrek hastalığı ile birlikte seyreden kardiyovasküler hastalıklar, dünya genelinde her üç ölümün birinden sorumlu. Bayer, bu alandaki karşılanmamış tıbbi ihtiyaçların en yoğun olduğu kalp yetmezliği, kronik böbrek hastalığı ve nadir kardiyovasküler hastalıklara odaklanarak hem bugünün sağlık sistemlerine katkı sağlamayı hem de geleceğin tedavi standartlarını dönüştürmeyi hedefliyor.
Kalp Yetmezliği: Artan Bir Küresel Yük
Kalbin doku ve organlara yeterli kanı pompalayamaması sonucu ortaya çıkan kalp yetmezliği, dünya genelinde 64 milyondan fazla kişiyi etkiliyor. Araştırmalar, her beş kişiden birinin yaşamı boyunca kalp yetmezliği geliştirme riski taşıdığını gösteriyor.
Bu hastalık:
Baş dönmesi, nefes darlığı, kronik yorgunluk, uyku bozukluğu, bacaklarda şişlik ve göğüs rahatsızlığı başlıca belirtiler arasında yer alıyor.
“Amacımız Hastalar İçin Anlamlı Bir Fark Yaratmak”
Bayer Global Ürün Stratejisi, Ticarileşme Başkan Yardımcısı ve Bayer İlaç Liderlik Ekibi Üyesi Christine Roth, toplantıda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Kalp yetmezliği, dünya genelinde ciddi bir sağlık sorunu olmaya devam ediyor. Bayer olarak bu alandaki araştırma ve geliştirme çalışmalarımızla yalnızca tedavi değil, tanıdan başlayarak hasta yolculuğunun her aşamasını kapsayan bütüncül çözümler sunmaya odaklanıyoruz. Faaliyetlerimiz, dünya çapında uzmanlaşmış radyoloji ekibimiz tarafından geliştirilen kişiselleştirilmiş kardiyovasküler görüntüleme çözümlerinden, çeşitli kardiyovasküler hastalıkları hedefleyen ilaç portföyümüze kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Özellikle kalp yetmezliği alanındaki çözümlerimizle hastalığın farklı evrelerindeki bireylere destek olmaya çalışıyoruz.”
