Anton Paar Genel Müdürü Mert Özgen ile Keyifli Bir Röportaj

Anton Paar Genel Müdürü Mert Özgen ile Keyifli Bir Röportaj
  • 25.08.2016
Anton Paar Genel Müdürü Mert Özgen ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Özgen, röportajımızda Anton Paar’ın çalışma tezgăhından küresel bir şirkete geçiş hikăyesi ve sektör ile ilgili sorularımızı yanıtladı.  

Öncelikle; Mert Bey yeni göreviniz hayırlı, uğurlu olsun. Okurlarımıza, kısaca kendinizden, eğitim düzeyinizden, profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz? Daha önce nerelerde çalıştınız, bu sektörde ne zamandan beri varsınız?

İstanbul Erkek Lisesinde okudum, sonrasında İTÜ Elektrik Mühendisliği’nden mezun oldum ve Münih Teknik Üniversitesi’nde master yaptım. Sonrasında profesyonel iş hayatına Dürr ve Zeiss firmalarında devam ettim. Mart başından itibaren Anton Paar firmasına hizmet veriyorum. Sektör olarak daha çok boya, otomotiv ve hassas ölçüm cihazları alanında tecrübeliyim. Bu sektörlerde çalışırken şimdi biraz daha kimya sektörüne kaymış oldum. Ama elektronik her şeyin içinde olduğundan ve bizim cihazlarımızın yapısı da büyük oranda elektronikten oluştuğu için aslında elektronik mühendisliği okumuş olmanın çok büyük avantajını gördüm.

Anton Paar Türkiye’den bahsedebilir misiniz? Ne zamandan beri Türkiye’de faaliyet göstermekte Anton Paar?

Anton Paar çok uzun yıllar Türkiye’de distribütör aracılığıyla, Kalkan Ltd. firması aracılığıyla faaliyet gösterdi. Daha sonra 2011 yılında kendisi burada yatırıma geldi ve distribütörlükteki mevcut bilgi birikimini devralarak burada bir yapılanmaya girmiştir. 2016 yılında, yani 5 senede 21 kişilik bir ekip kurmuş, Türkiye’de hem satış rakamları, hem ekip büyüklüğü bakımından hızla büyümüştür. Bu geçen 5 senede ciddi anlamda bir büyüme yakalamış olan Anton Paar’da şimdi de ben bu bayrağı devraldım.

Peki, Anton Paar’ın çalışma tezgahından küresel bir şirkete geçişinden bahsedebilir misiniz? Global anlamda çok değişik bir hikâyesi var. Bu öyküden kısaca bize bahsedebilir misiniz?

Anton Paar 1922 yılında anahtarcılık gibi, çok basit sayılabilecek metal işleri yapan bir firma olarak başlamış. Ama bugün baktığımız zaman Anton Paar, dünyanın pek çok ülkesinde faaliyet gösteren, çok ciddi cirolar yapan, küresel anlamda, enstrümantasyon alanında faaliyet gösteren bir firma haline gelmiş durumda. Oldukça enteresan, firmanın kurucusu Anton Paar’ın kızı 1930’lu yıllarda bir kadın olarak torna başında çalışarak şirketi belli yerlere getiriyor. Daha sonrasında ise, Avusturya’daki bir profesör, Prof. Kratky bir ölçümü için bir cihaza ihtiyaç duyuyor. Bu cihazı yapmak için hassas işçiliğiyle bilinen Anton Paar firmasına gidiyor. Ve o araştırması için gerekli cihazı beraber üretiyorlar. Yani teorisi profesörden geliyor, pratiğine Anton Paar firması yardımcı oluyor. Sonrasında, U tüpüyle yoğunluk ölçümü konusundaki bu cihazı, piyasada da başka firmaların hizmetine sunmak adına seri olarak üretmeye başlıyorlar. Basit bir atölyeden, dünya firmasına geçiş bu şekilde başlamış oluyor. Şunu da belirtmek lazım, Anton Paar bir vakıf şirketidir, uzun yıllar önce bir vakfa devredilmiş durumdadır. Baktığınız zaman köklü Alman, Avusturya İsviçre kökenli firmaların genel olarak vakfa devredildiklerini görüyoruz. Dolayısıyla Anton Paar’ın ailesi, damatlıktan dolayı soyadı değiştiği için günümüzde Santner ailesi, evet yönetimde var, farklı pozisyonlarda Santner soyadlı insanlar çalışıyor, fakat hisseler vakıfta bulunuyor. Elbette bir şirketin yaşaması için kar etmeye ihtiyacı var. Ama günlük kâr amacı gütmediğiniz için, bu durum hem uzun vadeli düşünme imkanı yaratıyor, hem de firmanın Ar-Ge’ye çok ciddi paralar aktarabilmesini sağlıyor. ArGe’ye çok ciddi kaynaklar ayırdığınız zaman da bu teknolojik üstünlüğü getiriyor. Yani Anton Paar cihazlarda Ar-Ge’nin de çok ciddi etkisiyle, gerçekten piyasadaki çok ciddi, sağlam kalburüstü makineler olarak bir ünümüz var.

Peki Anton Paar Global, Türkiye pazarına nasıl bakıyor?

Bu konuda bizzat CEO Friedel Sartner’in görüşünü söyleyebilirim, gelişen bir pazar olarak Türkiye’nin ciddi yeri var. Belki biz Türkiye’nin içinde bunu bu kadar fark edemiyoruz ama, günlük bütün sıkıntılarımıza rağmen, Batı Avrupa bakışıyla Türkiye’ye karşı ciddi bir inanç var. Ürün çeşitliliğiniz çok fazla, ürün gruplarınızdan kısaca bahsedebilir misiniz? Birçok sektörde yer alıyorsunuz zaten, ölçüm cihazlarınız, uygulamalarınız bulunmakta...  

Son çıkan ürünlerinizden bahsedebilir misiniz?

Devamlı geliyor ürünler, saymaya başlarsak bu söyleşide bitiremeyiz. Ama, Anton Paar Türkiye’de de, dünyada da en çok içecek sektöründe, özellikle yoğunluk ölçümü cihazlarıyla biliniyor. Alkollü veya alkolsüz içeceklere yöne lik, gazlı içeceklere yönelik ürünleriyle biliniyor. Buralarda zaten Anton Paar’ın çok ciddi bir marka üstünlüğü var. Bunun dışında mikrodalga fırınlar, petrol test ürünleri, viskozimetrereler, hat içi ölçüm sistemleri… Bütün bu enstrümanların hat içinde online olarak çalışan tiplerinden bahsedebiliriz. Refraktometre, polarimetre bizim optik grup olarak adlandırdığımız grup, onun dışında, indentasyon, scratch test cihazları, tribometreler var. Otomotiv, kimya, petrol, gıda alanlarındaki pek çok testi yapabilecek otomatik test cihazlarımız mevcut. Manüel ölçüm sistemlerini Anton Paar yapısı gereği üretmiyor, ama otomatik, yüksek, tekrarlanabilirlik ve hassasiyet gerektiren alanlarda da çok fazla sayıda cihazımız var.

Bu ayki dosya konularımız içerisinde madencilik kimyasalları ve madencilik sektöründe kullanılan cihazlar da var. Bu sektörlere yönelik ürünleriniz nelerdir?

Tabii madencilik sektöründe de çok farklı tipte cihazlar kullanılıyor, ama özellikle petrol tarafına yönelik parlama noktası cihazı ve madencilikte de ICP, AAS gibi enstrümental cihazlara numune hazırlayan mikrodalga yakma sistemleri gibi pek çok ürünümüzü ve müşterilerimizi görmek mümkün.

Peki müşterilerinize satış sonrası sağlamış olduğunuz teknik servis hizmetinden biraz bahsedebilir misiniz?

  Müşterinin bir arızası olduğunda bunu gidermek artık biraz basit, eski moda bir servis anlayışı olmuş oluyor. Ancak biz, cihazlarımızın gerçekten senelerce bozulmadığını görüyoruz. Müşterilerimiz genelde kaliteye, kalite ölçümüne son derece önem veren müşteriler. Üretim ve kalite kontrolü işte bu kadar önemli olduğu için müşterilerimiz cihazların durmasını, sorun yaşanmasını istemiyorlar. Dolayısıyla biz gene de önleyici bakıma çok önem veriyoruz ve önleyici bakımda da daha fazla yol kat etmek istiyoruz.
Peki yeşil çevreyle ilgili, sürdürülebilirlikle ilgili kampanyalarınız var mı?
Anton Paar’ın merkezinin olduğu Graz şehrinde bilinen bir ünü var. Şirkette ciddi oranda engelli personel çalıştırılıyor. Avrupa’da herkes SuriyeAfganistan gibi ülkelerden gelen mültecilerden adeta korkarken, şirketimiz 30’un üzerinde mülteciyi tesislerinde ağırlıyor, onları üretime katmak için çaba gösteriyor. Sosyal faaliyetlere ciddi çaba, para ve emek harcıyor. Örneğin çalışanlarımız şirkete otobüsle giderlerse maaşlarına ek alıyorlar, bisikletle ya da yürüyerek giderlerse daha fazla ek maaş alıyorlar. Kısaca bir anımı paylaşayım, ilk eğitime gittiğimde Avusturya’ya, öğlen yemeği dönüşü bir bayan görevli hepimize birer top bıraktı ve birtakım hareketler yaptırmaya başladı. Başlangıçta anlamamıştım, sorduğumda Anton Paar’ın spordan sorumlu çalışanı olduğunu öğrendim. Anton Paar in Bewegung, yani "Anton Paar Hareket Ediyor” adında bir inisiyatifleri var, insanları daha aktif olmaya teşvik etmeye, devamlı masa başında oturmaktan dolayı oluşacak rahatsızlıklardan kurtarmaya çalışıyorlar.

Müşteriler niçin Anton Paar ürünlerini tercih etmeli, sizi diğer firmalardan ayıran özellikler nelerdir?

Avusturya, Almanya, İsviçre kökenli bir firma olarak birincisi kaliteli ve güvenilir cihazlar üretiyoruz. Kalite kontrol cihazının eğer ölçtüğü değere güvenemiyorsanız zaten onun bir kıymeti yoktur. Siz bir ürüne doğrudur diye rapor alıp, onun üretimine devam ederseniz ama cihaz yanlış ölçtüyse bunun maliyeti çok yüksektir. Yani bu yüzden belki biraz daha pahalı olsak da ben cihazlarımızın kalitesinin kendini pek çok kez geri ödediğini düşünüyorum. Distribütörümüzün seneler önce sattığı ve hala çok sağlıklı şekilde çalışan çok sayıda cihazlarımız var. Anton Paar’ın diğer bir tercih sebebi de bu olabilir. Şirketimizin kültürü yerelde ve globalde de, işimizi doğru yapmaya çalışmak, bilgi birikimini üst düzeyde tutmaya çalışmaktır. Bu amaçla, bütün çalışanlarımız oldukça sık olarak yurtdışı merkezlerimizde standart eğitim programlarına katılıyor. Müşteriye bir ürünü herkes satabilir, ancak biz danışmanlığıyla ve bilgi birikimiyle birlikte yardımcı olmaya çalıyoruz ve bunun müşteri tarafında karşılık bulduğunu görüyoruz. Bu sonuçta artan satış rakamlarımızdan kendini kanıtlıyor. Pek çok distribütör firma var piyasada, ekseriyetle firmalar enstrümantasyon alanında distribütör aracılığıyla çalışıyor. Ama Anton Paar, daha çok geleceği düşünerek uzunca bir süredir firmayaekibe yatırım yapıyor. Bu da aynı personele uzun vadeli ve düzgün koşullarda iş ortamı sağlamasına, böylelikle personelin kendini geliştirmesine fırsat vermeye imkan tanıyor. Böylelikle kısa dönem karı yerine, uzun vadeli müşteri memnuniyetini ve pazar payı mevcudiyetini sağlamak mümkün oluyor.

Sektöre iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı? Neler söylemek istersiniz?

Kalite kontrol cihazlarında baştan yapılan biraz daha fazla yatırımın kendini uzun vadede kesinlikle çıkardığını düşünüyorum. Alman kökenli bir eğitim aldım, Almanya’da okudum ve hep bu tarz Germen kökenli firmalarla çalıştım. Almanların iş disiplini ve ürettikleri ürünün arkasında durmalarının, üretilen cihazların kalitesinde ve o cihazları kullanmanın toplam maliyetinde hep faydalı olduğunu düşünmekteyim. Kimi firmalarda kaynakların üretim için kullanılan cihaza değil de, binilecek otomobile harcanması beni üzüyor.      

Yazıyı Paylaş

BÖLÜM SPONSORU