‘AkzoNobel’in Küresel İnovasyon Gücü, Bize Dünya Çapında Yenilikçi Ürünler Geliştirme Fırsatı Sağlıyor.‘

‘AkzoNobel’in Küresel İnovasyon Gücü, Bize Dünya Çapında Yenilikçi Ürünler Geliştirme Fırsatı Sağlıyor.‘
  • 23.05.2025

Marshall Boya, Ülke Satış ve Pazarlama Direktörü & Marshall Boya Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Orçunus, AkzoNobel’in küresel yapısının bir parçası olmanın Marshall’a Türkiye’de kazandırdığı etkiyi böyle açıklıyor. Orçunus ile Türkiye boya pazarını ve Marshall’ın gelecek hedeflerini konuştuğumuz bir röportaj gerçekleştirdik. 

Kısaca kendinizden ve profesyonel geçmişinizden bahseder misiniz?
Marmara Üniversitesi Almanca İşletme Bölümü’ndeki lisans eğitimimin ardından, aynı üniversitenin Finansman ve Muhasebe alanında yüksek lisans programını tamamladım. Daha sonra, ABD’de University of Houston’da İşletme alanında ikinci bir MBA derecesi elde ettim.

Profesyonel kariyerime 1996 yılında Siemens’te başladım. Marshall’a katılmadan önce, pazarlama ve satış alanlarında hem Türkiye’nin önde gelen firmalarında hem de uluslararası şirketlerde yöneticilikler yaptım. 2015 yılından bu yana AkzoNobel’in dekoratif boya iş grubu yatırımı olan Marshall Boya ve Vernik A.Ş.’de görev alıyorum. Bu yıl itibarıyla Satış Direktörlüğü görevime Pazarlama Direktörlüğü sorumluluğu da eklendi. Ayrıca, 2020’den bu yana Marshall Boya ve Vernik A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapıyorum.

Marshall’ın Türkiye pazarındaki konumunu ve boya sektöründeki rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Marshall Boya’nın yolculuğu 1954 yılında İstanbul’da başladı. 1998 yılına kadar Türkiye dekoratif boya sektöründe birçok ilki gerçekleştirerek büyüyen şirketimiz, bu tarihte dünya devi AkzoNobel ile yollarını birleştirdi. Güçlü geçmişine AkzoNobel’in global deneyimini de ekleyen Marshall, bugün Türkiye dekoratif boya pazarında en güçlü ilk üç oyuncudan biri olarak sağlam bir konuma sahip.

Marshall olarak yıllar içinde pazarın değişen taleplerine uyum sağlıyor, sürekli kendimizi geliştiriyoruz. Sektörün lider oyuncularından biri olmanın bilinciyle yalnızca kaliteli ürünler sunmakla kalmıyor, sosyal sorumluluk projelerimizle de toplumumuza katkı sağlamaya özen gösteriyoruz.

Bu noktada, AkzoNobel’in global inisiyatifi olan "Let’s Colour" hareketinden de kısaca bahsetmek isterim. AkzoNobel, “Let’s Colour” inisiyatifiyle, faaliyet gösterdiği coğrafyalarda ihtiyaç sahibi bölgelerde çeşitli iyileştirme projeleri gerçekleştiriyor. Marshall Boya olarak biz de bu küresel sorumluluğun bir parçası olarak ülkemizde pek çok değerli projeye imza attık.

Örneğin, 2023 yılında yaşadığımız büyük deprem felaketinin ardından yardım tırımızı hızla afet bölgesine ulaştırdık. Ayrıca, depremin merkez üslerinden biri olan Hatay’da İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile iş birliğine giderek, “Let’s Colour” projemizi eğitime odakladık. Hatay Defne’de, küçük tadilatlarla faaliyete devam edebilecek okulları belirleyerek, ilçe belediyesinin de desteğiyle bu okulların onarım ve renklendirme çalışmalarını gerçekleştirdik. Böylelikle, öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin hayatına renklerin iyileştirici gücüyle dokunarak, depremin travmatik etkilerinden bir nebze olsun uzaklaşmalarını amaçladık.

Kısacası, Marshall Boya olarak sadece sektörün lider oyuncularından biri olmakla kalmıyor, topluma ve geleceğe de renk katmaya devam ediyoruz.

Ürün gamınızda son dönemde öne çıkan en yenilikçi çözümler nelerdir?
Marshall Boya olarak, yenilikçi ürün yelpazemizi sürekli geliştirme hedefiyle çalışıyoruz. Bu kapsamda yakın zamanda pazara sunduğumuz iki önemli inovatif çözümden bahsetmek isterim: SİL-PAK ve Akrikor Elastomerik.

Marshall Boya olarak 'leke tutmaz teknoloji' ile ürettiğimiz, yüksek örtücülüğe sahip, üstün yayılma gücü sayesinde rahat uygulanan, silikonlu ve yarı parlak görünümlü yepyeni ürünü SİL-PAK ürünümüz boyanın üzerinde bir film tabakası oluşturup duvarların daha zor kir tutmasını sağlıyor. Ayrıca kirlendiğinde, defalarca silinse bile boyanın zarar görmesini engelliyor. Bu sayede SİL-PAK ile duvarlar uzun zaman sonra bile sanki dün boyanmış gibi kalabiliyor. Bağımsız laboratuvarlara yaptırdığımız testlerde; Marshall SİL-PAK'ın silinebilirliğinin iç cephe boyalarına göre 10 kat daha fazla olduğunu gördük. 

Bir başka inovatif ürünümüz olan Akrikor Elastomerik ise binaların dış cephelerinde oluşan çatlakları köprülemede yarattığı fark ile ön plana çıkıyor. Akrikor Elastomerik, binaların dış cephelerini sadece korumakla kalmayıp, aynı zamanda estetik açıdan da zenginleştiriyor. Elastomerik yapısı binalarda sonradan oluşabilecek çatlama ve deformasyonların da önüne geçiyor. Akrikor Elastomerik, su geçirmezlik özelliği ile binaların korunmasına yardımcı oluyor. Aynı zamanda UV ışınlarına karşı dayanıklı yapısı, renk solmasını engelleyerek uzun süre boyunca estetik görünümünü koruyor. Bu sayede, hem fonksiyonel hem de görsel açıdan üstün bir performans sağlıyor diyebilirim.

Marshall’ın ihracat faaliyetleri ve uluslararası pazardaki varlığı hakkında bilgi verebilir misiniz?
Marshall Boya olarak, yurt dışı faaliyetlerimizle ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmayı da önemli bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Irak, Özbekistan, Azerbaycan, Türkmenistan ve Gürcistan, Marshall’ın aktif olduğu ana bölgeler arasında yer alıyor. Bu coğrafyalarda yürüttüğümüz satış ve pazarlama çalışmaları sayesinde, son 10 yılda bölgedeki satışlarımızı hacim bazında iki katından daha fazla artırmayı başardık.

Uluslararası pazarlarda başarımızı sürdürülebilir kılmak için, genişleyen ve sürekli yenilenen ürün portföyümüz hakkında iş ortaklarımızı düzenli eğitimlerle bilgilendiriyoruz. Bu eğitimlerde, dekorasyon ve inşaat sektörünün önemli profesyonelleri ile boya ustalarını bir araya getiriyoruz. Eğitimlerde teorik bilginin yanı sıra pratik uygulamalara da yer vererek, katılımcıların Marshall kalitesini birebir deneyimlemelerini sağlıyoruz.

Özetle, Marshall olarak yurt dışında da güçlü bir büyüme performansı sergiliyor; hem ürünlerimiz hem de iş ortaklarımıza verdiğimiz destekle pazardaki varlığımızı her geçen gün daha da güçlendiriyoruz.

AkzoNobel’in küresel yapısının bir parçası olmak Marshall’a Türkiye’de nasıl bir fayda sağlıyor?AkzoNobel’in global yapısının bir parçası olmak, bizim için birçok stratejik avantaj sunuyor. Üretim inovasyonu, üretim süreçleri ve Ar-Ge gücü gibi önemli alanlarda Marshall Boya olarak bizim rekabet avantajımızı önemli ölçüde artırıyor. 

AkzoNobel’in küresel inovasyon gücü, bize dünya çapında yenilikçi ürünler geliştirme fırsatı sağlıyor. Global Ar-Ge merkezlerinden elde ettiğimiz bilgiler ve gelişmeleri tesisimizde bulunan Ar – Ge ekibimizle değerlendirerek ülkemiz pazarındaki tüketicilerin ihtiyaçlarına en uygun çözümleri hızla sunabiliyoruz. 

Küresel üretim süreçlerine erişimimizin olması Marshall Boya olarak bize dünya standartlarında üretim yapma imkanı tanıyor. AkzoNobel'in sağladığı en son teknolojiye dayalı üretim tesisleri ve verimlilik odaklı süreçler sayesinde üretim kapasitemizi en etkili şekilde kullanarak hem maliyetleri hem de çevresel etkileri en aza indirebiliyoruz. 

Son olarak da Ar – Ge’den bahsetmek isterim. Marshall Boya olarak tesisimizde yerinde Ar – Ge merkezi olan nadir kuruluşlardanız. Bu önemli özelliğimiz ve   AkzoNobel’in global Ar-Ge altyapısının da desteğiyle sektördeki en yeni teknolojileri ve trendleri birinci elden takip etme fırsatımız bulunuyor. Global Ar – Ge ağının bir parçası olmamız sayesinde yerel pazarda öne çıkan ihtiyaçlara yönelik  yenilikçi ürünler geliştiriyor ve teknik süreçleri çok hızlı bir şekilde geçebiliyoruz. Bu altyapı, ürünlerimizin kalitesini sürekli olarak iyileştirmek ve tüketici taleplerine hızla yanıt vermek açısından büyük bir avantaj yaratıyor. 

Sonuç olarak, AkzoNobel’in global yapısı, Marshall Boya olarak pazarındaki başarımızı pekiştirirken, üretim inovasyonu, gelişmiş üretim süreçlerimiz ve güçlü Ar-Ge altyapımız sayesinde Türkiye boya sektörünün güçlü oyuncularından biri olma konumumuzu koruyoruz.

Marshall’ın kısa ve uzun vadeli stratejik hedeflerini bizimle paylaşabilir misiniz?
Marshall olarak stratejik hedeflerimizin temelini Türkiye dekoratif boya pazarının lider oyuncularından biri olma konumumuzu güçlendirmek ekseninde kuruyoruz. Dolayısıyla, hem hacim (satılan litre miktarı) hem de değer (satış geliri) bazında pazar payımızı düzenli ve istikrarlı bir şekilde büyütmek stratejik önceliklerimiz arasında yer alıyor.

Kısa vadeli stratejik hedeflerimizi tüketici beklentilerini ve pazar dinamiklerini yakından takip ederek inovatif ürünler geliştirmek, mevcut müşteri portföyümüzü genişletmek ve satış kanallarımızda etkinliğimizi artırmak çatısı altında toplayabilirim. Ayrıca, marka bilinirliğimizi ve algımızı güçlendirmek amacıyla pazarlama çalışmalarına yatırım yapmaya devam ediyoruz.

Sonuç olarak, Marshall olarak hedefimizi; müşterilerimizin hayatına renk katarken, sektörümüzde de büyümenin ve dönüşümün öncüsü olmaya devam etmek şeklinde özetleyebilirim.

Yazıyı Paylaş