Tekstil Endüstrisinin Geleceğini Sürdürebilirlik Belirleyecek
Danimarka İstanbul Başkonsolosluğu Ticaret Ateşeliği'nin "Nordic Talks" serisi, tekstil sektörünün en büyük karbon ve su ayak izine sahip endüstrilerden biri olması sebebiyle sürdürülebilir tekstil, döngüsel ekonomi ve çevreye duyarlı tasarım webinarını düzenledi.
"Gelecek İçin
Döngüsel, Yaratıcı ve Sürdürülebilir Tekstil" başlıklı etkinlikte, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) kapsamında teknoloji, inovasyon ve sorumlu üretimin tekstil endüstrisine etkileri üzerine konuşuldu.
İSTANBUL (AA)- Danimarka'nın İstanbul Başkonsolosu Thierry Hoppe etkinliğe ev sahipliği yaptı. Hoppe, "Tekstil ve hazır giyim endüstrisinde sürdürülebilirlik beklentileri açısından henüz buz dağının sadece ucunu gördüğümüze inanıyorum. Müşteriler, ortaklar, sivil toplum ve hükümetlerden gelen baskı artıyor. Tedarik zincirlerini ve iş modellerini buna göre uyarlamayı başaran şirketler gelişmek için çok daha fazla şansa sahip olacak." ifadelerini kullandı.
Hoppe'nin ev sahipliği yaptığı webinarda Ecco Shoes Türkiye Genel Müdürü Deniz Erda, Fibertex Nonwovens Türkiye Genel Müdürü Kemal Say ve Aquaporin Endüstriyel Su Satış Direktörü Soren Robenhagen konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliğin moderatörlüğünü ise BluProjects kurucusu Sinem Çelik yürüttü.
Sürdürebilirlik ve Dijitalleşme Başarı için Kilit Parametreler Olacak
Danimarka'nın İstanbul Başkonsolosu Hoppe, tekstil ve hazır giyim endüstrisinde sürdürülebilirlik beklentileri açısından henüz buz dağının sadece ucunun görüldüğüne inandığını vurguladı ve "Müşteriler, ortaklar, sivil toplum ve hükümetlerden gelen baskı artıyor. Tedarik zincirlerini ve iş modellerini buna göre uyarlamayı başaran şirketler gelişmek için çok daha fazla şansa sahip olacak.
Danimarkalı moda ve tekstil şirketleri arasında yakın zamanda yapılan bir anket, salgın sonrası dönemde sürdürülebilirlik ve dijitalleşmenin başarı için kilit parametreler olacağına inandıklarını gösterdi. Bu konuda en büyük itici güç ise müşteri taleplerinin değişeceğini öngören işletme sahipleri, çalışanlar ve perakende sektörü." sözlerini kullandı.
Fibertex Nonwovens Türkiye Genel Müdürü Kemal Say da açıklamalarda bulundu. Say, dünyanın kaynaklarının sınırsız olarak kullanıldığını aktararak; "Son 100 yılda bu tüketim o kadar arttı ki gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldik. Şimdi iki seçeneğimiz var; ya durup mevcut sistemimizi güncelleyeceğiz ya da aynı şekilde devam edip kaçınılmaz kıyametle karşı karşıya kalacağız.
AB kaynaklı düzenlemelerle birlikte sürdürülebilir kalkınma kavramı ve hedefleri bu noktada elimizdeki en önemli kaynak. Bu doğrultuda Fibertex Nonwovens olarak sorumlu ve bilinçli üretimi benimseyerek tekstil sektörünün ve özellikle nonwoven (dokuma olmayan) sektörünün lider firmalarından biri olarak yolumuza devam ediyoruz." İfadelerini kullandı.
Bir Tişört Üretmek İçin 2 Bin 700 Litre Su Harcanıyor
Dünya çapında moda endüstrisi tarafından bir yılda 80 milyar ila 150 milyar arasında giysi üretiliyor ve satılıyor. Bir kıyafet ortalama olarak sadece 7 kez giyildikten sonra elden çıkarılıyor, ömrü ise yaklaşık 3 yıl oluyor. Üretilen tüm giysilerin yüzde 84'ü ise birkaç yıl içinde yakma fırınları veya çöp depolama alanlarına atılıyor. Bu tekstil atıklarının doğada kaybolması ise yıllar sürüyor.
Tekstil endüstrisi dünyadaki en büyük su tüketicilerinden ve kirleticilerinden biri. Dünyadaki su kirliliğinin yüzde 20'si kaynağı tekstil endüstrisi olmuş durumda. Her yıl 190 bin ton tekstil mikro plastik, sentetik tekstillerin yıkanmasıyla da yaklaşık 0,5 milyon ton mikro elyaf okyanuslara karışıyor. Moda endüstrisi yılda yaklaşık 93 milyar metreküp su harcıyor, tek bir tişört üretmek için 2 bin 700 litre su kullanılıyor.