Renklere Dair...

Renklere Dair...
  • 08.12.2016
Kişisel renk danışmanlığından edindiğim deneyim ve araştırmalar ile renk varyantları ile imal edilen her türlü üründe nihai tüketiciye kendi beğenisini kategorize edilmiş şekilde sunduğunuzda başarılı ve tüketiciyi memnun eden sonuçlar alınabildiğini hem boya, hem otomobil, hem de tekstil gibi farklı sektörlerde deneyimlemiş bulunuyorum. Ancak bu yazıda mimari renk danışmanı şapkam ile sınırları biraz daha genişletip; büyük boyutlu ticari ve kamu projelerinde alıcıya renk seçiminde yardımcı olabilmek konusunda mevcut durumun ne olduğunu ve bu konudaki çalışmaların sektör oyuncularına ne kazandırabileceğini irdelemeye çalışacağım. Boyanın yanı sıra renk seçeneği olan her tür yapı, yol, inşa malzemesini konuya rahatlıkla dahil edebileceğimizi düşünüyorum.
Renk Etkisinin Boyutları
Konuya dair izlenimlerimi ve önerilerimi paylaşmadan, renge dair şunları hatırlatmakta fayda var: Öncelikle bütüne yani kendisini çevreleyen diğer renklere uyumlu "renk tonu” seçimi, estetik görüntü ile sonuçlanır. İkincisi her rengin ve renk tonunun kendisini çevreleyen renklerle uyum veya uyumsuzluğundan ve kullanılan kontrastlardan kaynaklanan bir çağrışımı vardır; olumlu veya olumsuz. Rengin diğer boyutlarının bu makaleye konu edilmesine gerek görmediğimden son olarak da renklerin kültürün getirdiği renge atfedilmiş sembolizmanın ve benzeri psikolojik etkilerin yanı sıra, titreşimlerinin de nabız artışını artırması veya metabolizmayı yavaşlatması, göz bebeklerini küçültüp büyütebilmesi gibi fizyolojik etkileri var ki asıl konumuz rengin bu iki niteliği etrafında şekilleniyor. Mimaride renk kullanımı dediğimizde, bir duvar boyası renginden veya tekil bir renkten yola çıkmak mümkün değil. Mekanın hedeflenen algıya ulaşması için boya rengi/renkleri ve yapı malzemelerinin birlikteliğini renk bilgisi ile harmanlamak gerekir. Ticari mekan ve yapıları bu kategoriye koyabiliriz. Bazı durumlarda ise istenilir algı yeterli değildir ve renklerin bir amaca hizmet etmesi gerekiyordur. Konumuz da işte bu noktada başlıyor.
Trendler
Mimarinin tarihine hakim olmasam da, konu renkler etrafında dolaştığında önüme çıkan yazıları okumaya meyilliyim. Modern mimarinin, renk kullanımından ziyade malzemeleri doğal renkleri ile kullanmasının ardında, bir kolaycılık olarak; renk seçimi yapmayı bilmiyor olmaktan ve hata yapmaktan çekinmekten kaynaklanan renk kullanma korkusu olabileceğini ve bu nedeni gizleyici felsefeler ve söylemler de geliştirebildiğini fark ettim. Küresel trendlerin yereli yok etme gücü, belki renk kullanımının azalmasıyla da güçleniyor. Bu akımlar beraberinde -belki de gereksinim duyulmayacağı düşünülerek- mesleki "ileri renk eğitimi”nin de zayıflamasını hatta müfredat dışı bırakılmasını getiriyor. Maalesef bu özendirilen renksizlik veya dayatılan renk trendleri modadan, iç mimariye çok geniş bir alana yayılıyor. Güzel bir tespit cümlesine denk geldim: "İnsanları, yerel yönetimleri ve benzeri kitleleri yönlendirecek profesyoneller yeterince eğitim alamadığında ya renk reddedilecek ya da kaos olacaktır”. Bu tespiti kişilerin ev ortamlarından ortak kullanım alanlarına genişlettiğinizde, kimliğin yanı sıra rengin desteklediği geleneksel kültürün, sosyal dokunun da yok olacağı öngörüsüne sonuna kadar katılıyorum.
Ürün Renk Seçimi
Renk seçimine karar verme konumunda olan uzmanlar, mimarlar, kamu sektörü satın almacıları vb. bu konuda doğru bilgiye ulaşmakta zorlanıyor. Kanada, Amerika, İngiltere, Avustralya, Hindistan gibi ülkelerde nihai tüketiciye dahi satın alma noktalarında bu konuda yol gösteren uzmanlar varken ve bu hizmetler Türkiye’de bilinir değilken, çok daha büyük projelerde bu bilginin ülkemizde derleniyor ve rapor ediliyor olmasını ütopya boyutunda değil vizyon boyutunda değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Nasıl ki ihtiyaç değerlendirilirken, örneğin yapı malzemelerinden bahsederken ihtiyaç parametreleri ile örtüşen spesifikasyonda ürünler öneriliyorsa, renk konusunda da öneri sunulabilmeli. Bu niteliğin küçümsendiğini fark ediyorum.
Türkiye’de ve Dünyada Bilgi Kaynakları
Her okuyucunun kendi sektöründe benzer bir durumu zihninde canlandırabileceğini düşünerek şöyle bir örnek vermek istiyorum. Bir hastaneler zincirinin inşasından veya kamu hastanelerinin tadilat projesinden yola çıkacağım (Pekala bir okul projesini veya sokak/semt yenilemeyi de örnek verebilirdik.). Projenin farklı amaçlara hizmet eden bölümlerinde hangi baskın rengin kullanılacağını belirleme görevini üstlenecek kişinin/ekibin/tasarımcının/departmanın atabileceği bir kaç adım var. Biraz karikatürize ederek aktarmaya çalışacağım:
İnternetten Bilgiye Ulaşmaya Çalışmak
Sektörel web platformlarında bu konuda bilgiye olan açlığını gözlemleyebildiğim uzmanların ancak internette karşılaştıkları anonim bilgi etrafında şekillenen, büyük çoğunluğu bilimsel dayanağı olmayan makalelerden edindikleri bilgileri paylaşmalarında zaman kaybı haricinde bir sorun görmüyorsam da, projelerinde bu anonim bilgilerden faydalanıyor olma olasılıkları beni düşündürüyor. Amerika’da onlarca sene önce bir hapishane koğuşunun duvarında kullanılmış renkten, yine Amerika’da spor müsabakasında misafir takımın soyunma odasının boyandığı renkten, 2. Dünya Savaşı’nda farklı ülke gizli servislerinin psikolojik baskı için kullandığı renkten bahseden makaleler ancak rengin psikolojik gücünün yadsınamayacağına dair bir fikir verebilir ve genel kültür arşivinde muhafaza edilebilir. Bu uygulamaların hakikaten amaca hizmet edip etmediği belgelendirilemezken, bu tekil cümleler nirengi noktası alınarak mekanlara uyarlanması, "şans eseri olmadığı sürece” amaca hizmet edemeyecektir. Türkçe sayfaların büyük çoğunluğunda renk tonlarından değil renk ailelerinden bahsedilmektedir ve bilinmesi gerekir ki hedefe kilitli kararın püf noktası rengin tonunda gizlidir. Limon sarısı, civciv sarısı, uçuk sarı ve hardal sarısı arasındaki farkı gözetmeyen "sarı da şöyle etkisi olan bir renktir” cümleleriyle süslü makalelerin üstüne proje renklendirmesi kurgulanması, hedeflenen sonucu veremez. İnternette bu araştırmayı yapanların karşısına çıkacak dokümanlardan biri de T.C. Milli Eğitim Bakanlığı İnşaat Teknolojisi Bina Durumu Renk Tasarımı ders notlarıdır. Bu kaynaktan, "renkler aydınlığın çocuklarıdır, ışık ise renklerin anası” şiirsel girizgahından sonra  "sarı renge” dair şu bilgiyi edinirsiniz: "Döşemede kullanırsanız huzursuzluk verir (tüm meşe parkeler, açık toprak renkli epoksi zeminleri elemek durumundayız bu durumda). Duvarda kullanırsanız tahrik edicidir (oysa ki okullarda konsantrasyonu artırmak için ideal olduğu yazıyordu bir önce karşımıza çıkan dokümanda). Ve tavanda kullanılırsa heyecan verici ve aydınlatıcıdır!” Oya Komar Kişisel ve Mimari Renk Danışmanı – Eğitmeni

Yazıyı Paylaş

BÖLÜM SPONSORU