Niğtaş Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sakin Aruk ile Röportaj

Niğtaş Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sakin Aruk ile Röportaj
  • 20.07.2016
Niğtaş Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Sakin Aruk firmanın kuruluş hikâyesini keyifli röportajımızda bizimle paylaştı. Röportajımızda 31 yıldır sektörün Kalsit ihtiyacını karşılamaya yönelik faaliyetlerde bulunan Niğtaş Mikronize Kalsit’i rakiplerinden ayıran özellikleri, Ar-Ge çalışmalarına verdikleri önem ve firmanın hedefleri hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.  Sayın Sakin Aruk okurlarımıza kısaca kendinizden ve sektördeki profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz? Kalsit sektörü daha tanınmazken bu sektöre inanmış ve 31 yılını bu sektöre vermiş Niğdeli bir iş adamıyım. 31 yıl önce şahıs firması olarak kardeşimle birlikte kurduğumuz Niğtaş’ı bugün Niğtaş Şirketler Grubu’na dönüştürdük. Bir gün bile bu sektöre inanmaktan vazgeçmeyerek, her geçen gün daha fazla çalışarak bunu başardık. Niğdeli bir iş adamı olarak doğup büyüdüğüm bu şehirde 700 kişiye istihdam sağlamaktan gurur duyuyorum.

Niğtaş Mikronize Kalsit’in kuruluşundan bu yana gelişen süreci ana hatlarıyla anlatabilir misiniz?

Şirketimizin temelleri 1985 yılına dayanıyor. Henüz kalsitin çok bilinmediği o yıllarda ben ve kardeşim Hamdi Aruk, bir şahıs firması olarak Niğtaş’ı kurduk. Niğtaş ismini ise Niğde taşından esinlenerek koyduk. 1996 yılında seri üretime geçtik. 2004 yılında mikronize üretimine başladık. Bugün 700 kişilik çalışanımızdan aldığımız güçle ülke sınırlarını aşan ve 40’ın üzerinde ülkeye ulaşabilen bir şirket olmanın gururunu yaşıyoruz.

Ar-Ge faaliyetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz? Ar-Ge yatırımlarınız hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Ar-Ge, Niğtaş’ın bel kemiği diyebilirim. 2009’da TÜBİTAK desteği ile Ar-Ge çalışmalarımıza başladık. Şuan Ar-Ge çalışmalarımızı 30 kişilik bir ekiple yürütüyoruz. Ar-Ge ekibimizdeki mühendislerimiz son teknoloji ile donatılmış laboratuvarlarımızda katma değer sağlayacak yeni ürünlerin üretilmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Ar-Ge’deki başarımız sayesinde her bir müşterimizin ihtiyacına uygun "tailor-made” diye adlandırdığımız özel çözümler geliştirebiliyoruz. Niğtaş olarak rakiplerimizden bizi ayrıştıran ve onların bir adım önünde olmamızın en önemli unsurlarından biri; Ar-Ge alanındaki başarımız. Bu nedenle, Ar- Ge yatırımlarımızı önümüzdeki günlerde de artırarak devam ettireceğiz.

Şirketinizin kapasitesinden bahseder misiniz? Ağırlıklı olarak hangi bölgelere hizmet veriyorsunuz?

Niğde kalsitinin adını dünyaya duyurmak için çıktığımız bu yolda bugün, üretim kapasitemiz yılda 2 milyon ton seviyesine ulaştı. Şu anda kapasitemizin ortalama yüzde 70’ini kullanıyoruz. Boya sektörünün yanı sıra plastik, cam, kablo, kâğıt, gibi birçok sektörde kalsit hammadde olarak kullanılıyor. Niğtaş olarak iç pazarda sektörlerin ihtiyacının büyük bir çoğunluğunu karşılayabildiğimizi söyleyebilirim. Dış pazarda da kalsit rezervleri en geniş olan Çin ve ABD dâhil dünyanın 40 ülkesine ihracat yapıyoruz. Bu yıl gerek iç pazardaki büyüme hedefimiz gerekse ihracat pazarlarımızı çeşitlendirmemize paralel olarak kapasitemizi 2,7 milyon tona çıkarmayı hedefliyoruz.

Kalsit cevherinin boya endüstrisi için önemi nedir?

Kalsit, boya endüstrisinin en önemli hammaddelerinden biridir. Boyanın kalitesini, örtücülüğünü ve parlaklığını artırıyor. Kalsitin boya sektörü için maliyet düşürücü bir özelliği de bulunuyor. Kalsit sayesinde, boya sektöründe kullanılan titan maliyeti büyük oranda düşüyor. Kalsitin boyada kullanılması hem boyanın akışkanlık dengesine katma değer sağlıyor hem de örtücülüğünü artırıyor. Bu anlamda işletmelerin ihtiyaçlarını karşılayacak saflık ve beyazlıkta kalsit ürünleri sunmak önemli. Niğtaş olarak büyük ölçekli boya firmalarıyla işbirliğimiz devam ediyor. Şu anda orta ve küçük boy boya işletmelerinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere ürün portföyümüzü çeşitlendiriyor ve kapasitemizi artırıyoruz.

Niğtaş Mikronize Kalsit’i rakiplerinden ayıran özellikleriniz nelerdir?

Niğtaş olarak 31 yıldır her gün kalsite yatırım yaparak bugünlere geldik. Ürettiğimiz kalsit ürünlerinin saflığı, beyazlığı ve kalsiyum karbonat yüzdesi çok yüksek. İnovasyona ve Ar-Ge’ye önem veriyoruz. Bugün bulunduğumuz konum için şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki yaptığımız özverinin ve yatırımın karşılığını alıyoruz. Her bir müşterimiz için özel ürünler geliştirebiliyoruz. Örneğin; müşterimizin isteğine göre ürünün içindeki bazı maddelerin oranını değiştirebiliyoruz. Bunu yapabilmemizin en önemli nedeni de; güçlü Ar-Ge ekibimiz. Ve tabii ki işin en önemli sırrı; bizi biz yapan etik değerlerimizi bir gün bile terk etmemek. Doğru bildiğimiz yoldan şaşmamak. Bu nedenle sadece bölgemizde değil dünyada da aranan bir markayız.    
Rekabetin yoğun olduğu bir sektörde müşteri memnuniyetini sağlamaya yönelik faaliyetleriniz nelerdir?
Geleceğe yatırım yapan her şirket gibi biz de müşteri odaklı bir anlayışla hareket ediyoruz. Çünkü şirketler ancak müşteri ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşıladığı müddetçe büyüyebilir, ayakta durabilir. Biz de büyük özen gösterdiğimiz bu anlayışla hareket ediyoruz. Müşterilerimize her zaman kaliteli ürün sunmak için ihtiyaç duydukları hizmeti tecrübeli personellerimizle veriyoruz. Bilgi ve deneyimimizi inovatif bir bakış açısıyla buluşturarak müşterilerimize sunuyoruz. Bu noktada sağladığımız rasyonel faydanın yanı sıra kurduğumuz memnuniyet temelli ilişki de büyümemizin anahtar noktası.
Ürünlerinizin güvenilirliği ve şirketinizin devamlılığı için uyguladığınız kalite ilkelerinden bahsedebilir misiniz?
Toplam kalite yönetimi ile bütün çalışanlarımızın aktif katılımı sağlanarak tüm faaliyetlerin sürekli olarak iyileştirilmesi şirketimizin ana politikasını oluşturuyor. İşletmelerimizde ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi uygulanıyor. Kalite denetimlerinde, deneyimli laboratuvar personeli ile hammadde girişinden sevkiyata kadar tüm süreçlerde gerekli kontrolleri yapıyoruz. Ve analiz sonuçlarını kayıt altına alarak istatistiksel kalite kontrol süreçlerini uyguluyoruz. Ürün ve süreç kontrolünün yanı sıra ürün ile bütünleşen tüm girdilerin kontrolü belirli zaman dilimlerinde gerçekleştiriliyor. Aynı zamanda sevk edilmeye hazırlanan tüm ürünlerimizden numuneler alarak belli bir süre saklıyoruz. Bu sayede hem istikrarlı bir kalite düzeyine ulaşmayı hem de müşteri memnuniyetini artırmayı hedefliyoruz.

Çevreyi korumak ve iş güvenliği hassasiyetleri adına ne gibi faaliyetlerde bulunuyorsunuz?

Kalite anlayışımız çevre sorunları ile işçi sağlığı ve güvenliğine karşı duyarlılığı da kapsıyor. Bu noktada işletmemizde ISO 14001:2004 Çevre Yönetim Sistemi ve OHSAS 18001:2007 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi uygulanıyor. İş güvenliği, son derece önem verdiğimiz bir konu. Bunun için her zaman eğitim şart diyoruz. İş güvenliği ile ilgili denetimlerden başarıyla geçiyoruz. Bu konuda gerekli önlem ve tedbirleri de alıyoruz. Ancak biliyoruz ki en önemli şey çalışanların eğitimi ve biz de bu konuda çalışanlarımıza düzenli olarak eğitim veriyoruz.

Boya sektörüne yönelik yatırımlarınızdan bahsedebilir misiniz?

Sektörde ihtiyacı karşılamak adına geçtiğimiz aylarda boya grubu ürünlerimizde yüzde 40’lık bir kapasite artışına gittik. Bu artışla beraber boya sektöründe işbirliklerimizi artırmayı ve özellikle küçük ve orta ölçekli boya firmalarının ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyoruz.

Hedef ve projeleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Niğtaş olarak kurulduğumuz günden bu yana öncelikli hedefimiz, sektörümüzü hep ileriye taşımak oldu. Bu anlamda 31 yılımızı kalsit sektörünün gelişmesi için adadık ve bu konuda kararlılıkla devam edeceğiz. Bu noktada ciromuzda ilk aşamada yüzde 20’lik bir artış sağlamayı hedefliyoruz. Bunun için iç pazarda boya gibi sektörler için kapasite artışına giderken, dış pazarda da ihracat yaptığımız ülkelerin sayısını artırmayı hedefliyoruz. Yeni ihracat pazarları için pazar araştırma çalışmalarımızı profesyonel ekibimiz yürütüyor. Özellikle yüksek standart gerektiren Avrupa ülkelerinde ihracatı artırmak için pazarlama çalışmalarına ağırlık veriyoruz. İhracatı artırmak için özellikle fuarları çok iyi değerlendiriyoruz; kalsitin yoğun kullanıldığı boya, plastik ve cam sektörleriyle ilgili gerek yurt içi gerek yurt dışındaki fuarlara katılıyoruz. Bu çalışmalarımıza devam edeceğiz. Nereye kadar devam edecekseniz, diye soracak olursanız; ta ki üretim kapasitemiz bize yetmeyene kadar… Sonrasında yine yeni yatırımlar yaparak büyümeye devam edeceğiz.

Türk Boya sektörü hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Boya sektörü, ivmesini kaybetmeden büyüyen sektörlerden biri. Türkiye’de kişi başı boya tüketimi 11 kg civarında ve bu rakamlarla Türkiye, Avrupa’nın 5’incisi konumunda. Kentsel dönüşüm çalışmalarıyla birlikte inşaat sektörünün ilerlemesi boya sektörünün hareketlenmesinde pay sahibi olacak. Kalsitin de en çok kullanıldığı birkaç sektörden biri olan boya sektöründeki büyüme, kalsit sektörüne de olumlu yansıyacak.

Son olarak, sektöre iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Türkiye’de kalsit sektörü çok tanınmıyor. Oysaki kalsit hepimizin evlerini güzelleştiren boya sektörü başta olmak üzere birçok sektörde kullanılan gizli bir kahraman. Kalsitin bilinirliğini ve faydalarını daha fazla anlatmak gerekiyor. Biz de bu konuda kararlıkla çalışmaya devam edeceğiz.   Kaydet

Yazıyı Paylaş

BÖLÜM SPONSORU