Kozmetik ve Temizlik Ürünlerinde Sektör Analizi
Kozmetik ve temizlik ürünleri hayatımızda vazgeçilmez bir yer kaplıyor. Gerek kişisel gerekse çevresel temizlik ürünlerini kullanmadığımız bir gün düşünülemez.
Bu bağlamda kozmetik ve temizlik ürünleri sektörleri Türkiye’de tüketicinin hayat kalitesini sürdürebilmek için günlük ihtiyaçlarına cevap veren en önemli sanayi kollarından biri durumundadır.
Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği (KTSD) olarak biz de üretici ve tüketicilerin güvenli ürün ve doğru kullanım hakkında bilinçlendirilmesi ve görülen eksikliklere kamuoyu dikkatinin çekilmesi adına bu sektörlerin sesi olmaktayız.
Yerleşik kültürümüzden dolayı ülkemizde temizlik ürünleri diğer pek çok benzer ülkeye göre daha fazla tüketilmektedir.
Temizlik ürünleri dendiğinde çamaşır ve bulaşık deterjanları, çamaşır yumuşatıcıları ve çamaşır suyu akla gelen başlıca ürünlerdendir. Bunların dışında genel olarak mutfak ve banyo hijyeni için kullanılan ürünler önem taşımaktadır.
Ekonomi Bakanlığı
Kozmetik Sektör Raporu’nda da yer verildiği üzere, Türkiye’deki ekonomik gelişmelere bağlı olarak, kozmetik ve kişisel bakım ürünleri pazarı her yıl ortalama %10 büyümektedir. Pazar’da doğal kozmetik ve kişisel bakım ürünlerinin payının %5 civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Ülkemizde son yıllarda doğal sabunlar, şampuanlar, diğer saç bakım ürünleri ve saç boyaları, cilt bakım ürünleri, vücut bakım ürünleri ve diğer doğal kozmetikler talep görmeye başlanmıştır. Özellikle doğal sabun ve şampuan üretimi ülke çapında birçok küçük ölçekli firma tarafından gerçekleştirilmektedir.
Dünyanın pek çok ülkesinde beğenilen ve aranan ürünler olan defne ve zeytinyağı sabunları da Türkiye’de üretilmektedir. Temizlik ürünlerinin kullanıldığı kumaş ve zemin teknolojileri ilerleyip zenginleştikçe, deterjan teknolojisi de ilerlemektedir.
Kumaş/zemin dokusuna zarar vermeden temizleyen, koruyan, hijyen sağlayan ürünler toz, sıvı, kapsül gibi birçok farklı formlarda tüketiciye sunulmaktadır.Ar-Ge yatırımları ile ürün performansının sürekli olarak geliştirilmesine ek olarak, çevreye olan duyarlılık da artmakta, ürünler sürdürülebilirlik bakış açısıyla tasarlanmakta ve üretilmektedir.
Daha az atık, daha az hammadde israfı, sürdürülebilir kaynak ve enerji tüketimi gibi hedefler konulmakta ve teşvik edilmektedir.Önümüzdeki yıllarda da bu gelişimin ivmesinin artarak sürdürüleceğine inanıyoruz.
Gelişen dünyadaki artan ihtiyaçlar doğrultusunda oluşan taleplere yenilikçi ve sürdürülebilir çözüm önerileri üretmek güdüsü sektörümüzdeki araştırma ve geliştirme çalışmalarına öncülük etmekte ve sektörümüzü dinamik kılmaktadır.
Türkiye’de derneğimizin, faaliyet alanı olan kozmetik, temizlik ve hijyenik kağıt ürünleri sektörlerinin ülke ekonomisine, ihracatına ve istihdamına kattığı değerler göz önüne alındığında önemli bir yeri olduğunu söyleyebiliriz.
Ülke dahilinde söz konusu sektörlerde faaliyet gösteren kayıtlı 5.000 civarında firma olduğu ve bu faaliyet alanlarında yaklaşık olarak 120.000 kişiye istihdam sağlandığı tahmin edilmektedir. Bu firmaların %95’in üzerindeki bölümünün KOBİ’lerden oluştuğu görülmektedir.
2000’li yılların başlarında AB ile mevzuatımızı uyumlaştırma çalışmaları çerçevesinde ortaya çıkan değişiklikler ve özellikle KOBİ’lerin yeni mevzuatauyum sağlayabilmeleri amacıyla derneğimizin de katkıda bulunduğu çok sayıda toplantı ve eğitimler gerçekleştirilmiş olup söz konusu uyum sürecinin ülkemiz sanayicileri ve yetkili mercii çalışanları tarafından çok iyi anlaşılabilmesi ve uyum sağlanması konusunda önemli mesafe kat edilmiştir.
Mevzuat uyumu konusundaki çalışmalarımız hızlanarak ve çeşitlenerek devam etmektedir. Bu bağlamda derneğimiz kendi üyeleri ve sektörde faaliyeti olan firmalar ile yetkili mercii temsilcileri arasında diyalog oluşturmak ve mevcut iletişim kanallarının açık tutularak çeşitlendirilmesi sonucunda önemli bir köprü görevini başarıyla yürütmekte olup değişen teknolojik ve ekonomik koşullarda da bu görevini sürdürmeye devam edecektir.
Sektörlerimizin 220.000 perakende satış noktasında her ün ticaret sağlayan ürün portföyümüz ile tüketicinin günlük hayatına dokunmaktayız.
2016 yılsonu itibariyle,sektörlerimiz cirosunun 21,8 milyar TL’ye ulaştığı tahmin edilmekte (halen bazı veriler geçici olarak nitelendirilmektedir)olup bu cironun sektörlere göre dağılımı 8,6 milyar TL kozmetik, 7,2 milyar TL temizlik ürünleri ve 6,0 milyar TL hijyenik kağıt sektörü olarak değerlendirilmektedir.
2016 yılı Eylül ayında BDDK’nın yayımladığı yönetmelikle kozmetik ürünler satışlarında kredi kartına taksit imkanının kaldırılması 2017 yılı için ciroya olumsuz etki yapan önemli bir faktör olmuştur, zira sadece tüketici değil, önemli ölçüdeki küçük perakendeci de dağıtıcı/ toptancıdan mal alırken kredi kartı kolaylığından yararlanmaktaydı.
Türkiye’nin kozmetik ithalatını kısmak amacıyla kredi kartına getirilen taksit kısıtlamasının ülkemizin kozmetik ithalatına bir etkisi olmadığını2017 yılı ilk 7 aylık ithalatının 2016 yılı seviyesinin (biraz da üzerinde) seyrettiğini TÜİK verilerinin mukayesesinden görebiliyoruz.
Buna ek olarak 2017 yılında kozmetik satışlarının da 2016 yılı verilerine göre yavaşladığını söylemeden geçemeyeceğiz.
2017 yılı başlarında yayımlanan 2017/9647 Sayılı İthalat Rejimi Kararına Ek Karar ile bazı renkli ve kokulu kozmetik ürünlerin ambalaj malzemesi ithalatına %17/25 arasında artış getirilmiş olup bu ürünlerde zaten yüksek olan ambalaj maliyeti sektörü ciddi şekilde etkileyecek düzeylere çıkartılmıştır.
Dış ticarete bakıldığında daha farklı bir resim ortaya çıkmaktadır. TÜİK verilerine göre 2014 yılı kozmetik ihracatımız 1.163 milyon dolar iken, 2015 yılında 977 milyon dolara gerilemiştir. 2016 yılında ise ihracatımız 2015 yılı seviyesinin daha da altında kalarak 916 milyon dolar olmuştur.
2017 yılının ilk 5 aylık verilerine bakıldığında ihracatımızın 380 milyon dolar olduğu ve yılsonuna kadar 2016 yılı seviyelerine ulaşabileceği tahmin edilmektedir. Yılın kalan kısmında kozmetik ihracatı için daha kuvvetli bir hamle yapılabilirse 2017 ihracatımızın geçen yılın üzerine çıkması mümkün olacaktır.
Kozmetik ithalatı aynı dönemde 818 milyon dolardan 778 milyon dolara düşmüş olup 2016 yılında aynı seviyelerde seyrederek 782 milyon dolar olmuştur. 2017 yılının ilk 5 aylık verilerinde 354 milyon dolar olarak görülen ithalatımız ilk beş aydaki temposunu sürdürürse geçen yıldaki miktarı aşacağı tahmin edilmektedir.
Temizlik ürünleri ihracatımız 2014 yılında 437 milyon dolar iken 2015 yılında 405 milyon dolara gerilemiş olup 2016 yılında ise 350 milyon dolar seviyesinde kalmıştır.
2017 yılının ilk 5 aylık görüntüsünde 139 milyon dolar olan ihracatımızın yılın kalan bölümünde daha kuvvetli bir hamle yapılabilirse geçen yılın üzerine çıkması mümkün olacaktır.
Temizlik ürünleri ithalatımız ise 2014 yılında 513 milyon dolardan 2015 yılına 442 milyon dolara gerilemiş olup 2016 yılında ise önceki yıl ile aynı seviyelerde kalarak 445 milyon dolar olmuştur. 2017 yılının ilk 5 ayında 198 milyon dolar görülen ithalatımızın yıl sonunda 2016 yılı değerini aşması beklenmektedir.
Hijyenik kağıt ürünleri ihracatımız 2014 yılında 987 milyon dolar iken 2015 yılında 890 milyon dolara gerilemiş olup 2016 yılında daha da düşerek 790 milyon dolar seviyesine inmiştir.
2017 yılının ilk 5 ayında 331 milyon dolar olan ihracat değerinin yılın kalan bölümünde daha kuvvetli bir ihracat atağı yapılabilirse geçen yılın üzerine çıkması mümkün olacaktır.
Hijyenik kağıt ürünleri ithalatımız ise 2014 yılında 125 milyon dolardan 2015 yılına 115 milyon dolara gerilemiş olup 2016 yılında bir miktar artarak 153 milyon dolar olmuştur. 2017 yılının ilk 5 ayında 53 milyon dolar alan ithalatın yılsonunda bir önceki yıla göre gerilemesi beklenmektedir.
Bütün bunları söyledikten sonra henüz 2017 yılının kalan üç ayını yaşamakta olduğumuz bu günlerde özellikle kozmetik sektörünü olumsuz etkileyecek başka olumsuz kararlar olmaması halinde 2017 yılını yine de geçen yılın önünde kapatma imkanımız bulunduğunu da unutmamak gerekir.
Vuranel Okay
Genel Koordinatör
KTSD-Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği