Bilinçli tüketim, şeffaflık, duyusal tatmin ve güven arayışı, 2026’ya yaklaşırken gıda tercihlerinin çok boyutlu bir yapıya evrildiğini ortaya koyuyor. Indomie Türkiye, bu dönüşümü yalnızca takip eden değil; yerel üretim gücü ve vizyoner stratejileriyle yön veren bir marka olarak ele alıyor.
Indomie Türkiye Pazarlama Müdürü Aslan Birincikişi, markaların ürün geliştirme süreçlerini değişen tüketici beklentilerine göre yeniden şekillendirmesi gerektiğine dikkat çekerek, 2026 yılında gıda sektörüne yön verecek 5 temel tüketici trendini paylaştı.
Tüketici Tercihlerinde Güven ve Değer Belirleyici Oluyor
Küresel gıda sektörü, tüketicilerin yalnızca lezzet, hız ve pratiklik değil; tarladan sofraya uzanan hikâyeye, üretim süreçlerinin şeffaflığına ve sunulan değerin netliğine odaklandığı yeni bir döneme giriyor. Bu süreçte güvenilirlik, izlenebilirlik ve fiyat-performans dengesi satın alma kararlarının temel unsurları haline geliyor.
Indomie Türkiye; ziyaretlere açık üretim tesisi, yüksek oranlı yerel tedarik zinciri ve tutarlı kalite standartları ile tüketicilere bütüncül bir güven yaklaşımı sunuyor. Markanın hem duygusal hem de fonksiyonel ihtiyaçlara karşılık veren konumunu güçlendirdiğini belirten Aslan Birincikişi, bu çerçevede öne çıkan trendleri şöyle sıralıyor:
1. Duyulara Hitap Eden Ürünler Öne Çıkacak
Mintel öngörülerine göre 2026’da tüketiciler, tat kadar doku, aroma, renk ve sıcaklık gibi duyusal unsurlara da önem verecek. Gün içinde kısa rahatlama anları yaratma ihtiyacının artmasıyla birlikte, markaların çok duyulu deneyimler sunan ürünlere odaklanması bekleniyor. Bu yaklaşım, ürünle kurulan duygusal bağı güçlendirirken markalara daha kalıcı deneyimler sunma fırsatı yaratıyor.
2. Şeffaflık Temel Bir Tercih Kriteri Haline Gelecek
Innova Market Insights verilerine göre, tüketicilerin %58’i ürün içeriklerinin kökenine dair açık bilgi talep ediyor. Bu beklenti; sade içerik listeleri, görünür tedarik zinciri ve net üretim süreçleri ihtiyacını artırıyor. Gıda ve içecek sektöründe şeffaflık, yalnızca güveni değil, uzun vadeli marka bağlılığını da güçlendiriyor.
3. Değer Odaklı Tüketim Güçlenecek
NielsenIQ’nun 2026 Tüketici Görünümü Raporu’na göre, tüketiciler harcadıkları paranın karşılığını net şekilde görmek istiyor. Satın alma davranışları düşük fiyat arayışından uzaklaşıp, erişilebilir fiyata yüksek kalite ve somut fayda sunan ürünlere yöneliyor. Fiyat-performans dengesi, tüketici kararlarında belirleyici rol oynuyor.
4. Konfor ve Güven Veren Markalar Tercih Edilecek
Euromonitor International’ın 2026 Küresel Tüketici Trendleri Raporu’na göre, belirsizlik dönemlerinde tüketiciler tanıdık, güven veren ve hayatlarında yer etmiş markalara yöneliyor. “Comfort Zone” olarak tanımlanan bu eğilim, yeniliğin tamamen terk edilmediği ancak riskten uzak tercihlerle dengelendiği bir tüketici davranışına işaret ediyor.
5. Dijital Odaklı Rekabet Artacak
Gelişmiş pazarlarda markalar; erişilebilir fiyatlama, inovasyon ve mobil öncelikli dijital deneyimleri bir araya getirerek küresel ölçekte etkilerini artırıyor. Çin’in ihracat değerinin 2026’ya kadar 4 trilyon dolar seviyesine ulaşmasının öngörülmesi, rekabetin dijital alanda yoğunlaşacağını gösteriyor. Markaların, içerik ve ticareti birleştiren kesintisiz dijital alışveriş deneyimleri sunması kritik önem taşıyor.
“Şeffaflık, 2026’nın Belirleyici Beklentisi Olacak”
Indomie Türkiye’nin 2026 vizyonunu değerlendiren Aslan Birincikişi, şunları söyledi:
“2026 projeksiyonları, tüketicinin artık yalnızca tat ve hız değil; markanın hikâyesi, üretim süreçlerindeki şeffaflık ve sunulan değerin gerçekliğiyle ilgilendiğini gösteriyor. Gıda ve içecek sektöründe güven, tercih kadar bağlılığı da belirleyen temel bir unsur haline geldi. Bu doğrultuda Çerkezköy’deki üretim tesisimizi ziyaretlere açmamız önemli bir adım oldu. Yaklaşık yüzde 70 oranındaki yerel hammadde kullanımımız, sürdürülebilir ve erişilebilir bir ürün deneyimini destekliyor. Erişilebilir fiyat politikamız ve şeffaf üretim yaklaşımımızla, 2026’nın öne çıkardığı güven, kalite ve şeffaflık beklentilerine bugünden yanıt vermeyi hedefliyoruz.”