Anton Paar Türkiye Genel Müdürü Ali Mert Özgen ile Röportaj

Anton Paar Türkiye Genel Müdürü Ali Mert Özgen ile Röportaj
  • 21.02.2020
Anton Paar Türkiye Genel Müdürü Sayın Ali Mert Özgen ile firmanın kullandığı teknolojilere ve sektöre kazandıracağı avantajlara değindiğimiz keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Okurlarımıza kendinizden ve profesyonel geçmişinizden bahseder misiniz?

İstanbul Erkek Lisesini bitirdikten sonra İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Elektronik Mühendisliği Bölümü’nü tamamladım. Yüksek lisans eğitimimi Münih Teknik Üniversitesi’nde yaptım. Otomotiv endüstrisindeki tecrübelerimden sonra, 10 yıldır da ölçüm cihazları alanında yönetici olarak çalışıyorum. Ali Mert Özgen

Ürün çeşitleriniz nelerdir? Hangi sektörlere hizmet vermektesiniz?

Anton Paar, organik büyümesine ek olarak satın aldığı firmalarla birlikte bugün artık her laboratuvar için farklı çözümler sunmakta. Zaten bunu satış raporlarımızda da görebiliyorum, hemen her sektör neredeyse eşit ağırlıkta, hiçbir sektörün baskın bir ağırlığı yok. Ar-Ge ve üniversite kökeninden gelen şirketimiz tabi ki karakterizasyon alanında bir dünya lideri. Reometre ve partikül boyutu ölçüm cihazlarında artık bizi tanımayan yoktur. 2 yıl önce satın aldığımız Quantachrome firması ile yüzey alanı, porozite cihazları da sunabilir hale geldik. Ama karakterizasyon haricinde de laboratuvarlarda standart olarak kullanılan kalite kontrol enstümentasyonunda oldukça geniş bir portföyümüz var. Mesela yoğunluk ölçer cihazlarımız çok bilinir ama birkaç yıldır rotasyonel vizkozimetre alanında giriş seviyesinden başlayan cihazlarımız da mevcut. Reometre uzmanı firmamızın, durağan vizkozimetre alanına ciddi yenilikler getirdiğine inanıyorum. Yakma ve sentez alanındaki mikrodalga cihazlar yine ciddi bir atılım yaptığımız bir alan. reometre

Teknolojik gelişmeler hayatımızı daha da kolaylaştırır hale getirmekte. Anton Paar için teknolojinin önemi nedir?

Ciromuzun yaklaşık yüzde 20’sini Ar-Ge faaliyetlerine ayırıyoruz. Bu sektör ortalamalarına göre çok çok yüksek bir oran. Galileo’nun da dediği gibi ölçülebileni ölçmek, ölçülemeyeni ölçülebilir yapmak için çalışmaya devam ediyoruz. Hem kendi bünyemizde cihazlar geliştirerek hem de potansiyel gördüğümüz firmaları satın alarak hızla büyüyoruz. Gelecek Anton Paar için çok parlak gözüküyor. Bu büyümeye yerelde ve globalde katkıda bulunmak isteyen arkadaşlar iş başvurusunda bulunabilirler. İşe alımlarımız devam ediyor ve önümüzdeki günlerde de devam edecek. “İyi” insanlarla, huzurlu bir ortamda çalışmaya kıymet veriyoruz ve buna katkı sunmak isteyen arkadaşlara kapımız açık.

Müşterilerinize sağlamış olduğunuz satış sonrası teknik servis hizmetleriniz nedir?

Bu yıl itibariyle, standart garanti süremizi 3 yıla çıkardık. Çünkü cihazlarımızın sağlamlığı piyasada biliniyor. Bunu sözle anlatmaya çalışmaktansa, görülebilir-kanıtlanabilir hale getirmek istedik. Müşterilerimizin tepkisi oldukça olumlu oldu, umarım sektörümüzde bir örnek oluruz. Diğer önem verdiğimiz bir konu da uygulama desteği. Reometre, yüzey alanı cihazları gibi nispeten kompleks cihazlarda sadece uygulama ile ilgilenen uzmanlarımız var. Bu arkadaşların ticari hedefleri yok, yalnızca müşterileri desteklemek için görev alıyorlar. Müşterileri daha iyi ürünler üretebilmeleri için yönlendirebilmek, destekleyebilmek ekibimiz için en önemli hedef ve bir zevk. Zaten firmamızın yerel mevcudiyetinin ana sebebinin, Anton Paar’ın devasa global bilgi birikimini Türkiye’ye getirmek olduğuna inanıyorum.

Sürdürülebilir bir dünya adına Anton Paar olarak gerçekleştirdiğiniz çalışmalardan bahseder misiniz?

Anton Paar, Cumhuriyetimizden eski 1922 yılında kurulmuş bir firma. Odak noktası ise daha yıllar öncesine dayanan; bilimsel araştırmaları destekleyecek teknolojik çözümler geliştirmek. 2003 yılında bir vakıf şirketine dönüştürülmüş, o günden beri de gelirler toplum yararına projelerde harcanıyor. Bu kapsamda bilimsel projeler destekleniyor, bağımlılık karşıtı projeler geliştiriliyor. En son projelerimizden biri de fabrikamız içerisindeki bir yurtta, Afganistan-Suriye gibi ülkelerden Avusturya’ya sığınmak durumunda kalan gençlerin ağırlanması. Bu gençler, burada teknik eğitimden geçilerek hem kendilerine hem topluma faydalı insanlar olarak yetiştiriliyor. Topluma da faydalı olmak adına, ailenin samimi çabasının şirket içerisinde fark edildiğini görüyorum ve bu beni mutlu ediyor.

Yazıyı Paylaş