Okurlarımıza kısaca kendinizden, eğitim durumunuzdan ve sektördeki profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz?
1977 senesinde İzmir’de doğdum, eğitim hayatımı İstanbul’da geçirdim. 2000 senesinde
Boğaziçi Üniversitesi Makina Mühendisliği’nden mezun oldum, yüksek lisansımı yine Boğaziçi Üniversitesi’nde, Endüstri Mühendisliği Mühendislik ve Teknoloji Yönetimi üzerine tamamladım. Mercedes-Benz Türk A.Ş.’de, Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda Üretim Planlama departmanında başlayan 19 senelik çalışma hayatımda; Üretim Planlama, Fabrika ve Yatırım Planlama, Yalın Üretim Ofisi’nde Yöneticilik görevlerinde bulundum. 2012-2017 seneleri arasında, yeni jenerasyon Travego ve Tourismo araçlarının proje yöneticiliğini yaptıktan sonra, 2018 senesi başından beri, Hoşdere Ar-Ge Merkezi’nde Otobüs İç donanımından Sorumlu Geliştirme Direktörü görevindeyim.
Mercedes-Benz’in Türkiye serüveni 52 yaşında. Mercedes-Benz’in Türkiye otomotiv sektörüne neler kattığını düşünüyorsunuz?
Mercedes-Benz Türk olarak 1,2 milyar Avro’yu aşkın yatırımla Türkiye’nin en büyük yabancı sermayeli şirketlerinden biriyiz. İstanbul Hadımköy’deki genel merkezimiz, Hoşdere’de bulunan otobüs fabrikamız ve Aksaray ilinde bulunan kamyon fabrikamızla 7.000’e yakın personel istihdam ederek Türkiye ekonomisinin kalkınmasına destek oluyoruz. Yaklaşık 52 yıldır Türkiye pazarında faaliyet gösteren bir marka olarak otomotiv dünyasına yön vermeye, piyasada bulunan Mercedes-Benz modelleriyle birçok segmentte fark yaratmaya ve kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz.
Ürün satışlarımızın yanı sıra servisten ikinci ele, satıştan finansmana, hayata geçirdiğimiz kurumsal sosyal sorumluluk projelerimiz, spor ve sanat alanındaki çalışmalarımızla Türkiye’ye olan yatırımlarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz. İstanbul’da Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda şehirlerarası ve belediye tipi otobüsler, Aksaray Kamyon Fabrikası’nda ise orta ağır ve ağır sınıf kamyonlar ve çekiciler üreten Mercedes-Benz Türk’ün bu tesisleri Daimler AG’nin geliştirme ve üretim ağının önemli parçalarını oluşturuyor. Şirket, Türkiye’de üretilen modelleri de kapsayan ürünlerin yurt içi satışlarında ve ihracatında da önemli görevler üstleniyor. Ayrıca Mercedes-Benz Türk, Mercedes-Benz marka hafif ticari araç ve Daimler AG çatısı altındaki tüm otomobil markalarının ithalatını ve satışını da gerçekleştirerek otomotiv sektörünün önde gelen firmaları arasında yer alıyor.
Fabrikalarınızdan ve üretim teknolojilerinizden kısaca bahseder misiniz?
1995 yılında hizmete giren Hoşdere Otobüs fabrikamız, Türkiye iç pazarına yönelik otobüs üretiminin yanı sıra tüm dünyaya ihracat da yapmaktadır. Fabrikamız aynı zamanda Daimler AG’nin otobüs üretim tesisleri arasındaki en büyük entegre otobüs fabrikası konumundadır. Bugüne kadar 85.000 adedi aşkın otobüs üretilen fabrika sayesinde günümüzde Türkiye’de üretilen her 2 otobüsten 1’i Mercedes-Benz Türk imzası taşımaktadır. Şehirler arası otobüs modeli olarak Travego, Intouro, Tourismo ve Setra UL Business modelleri ile şehir içi otobüsü Conecto Solo ve Conecto Körüklü (dizel ve gazlı seçenekleri ile) gibi araçları Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda üretiyoruz. Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda kullanılan, araç kalitesi açısından büyük önem taşıyan ve korozyona karşı üstün koruma sağlayan kataforez tesisi (KTL), Türkiye’de otobüs üretiminde bir ilk olma özelliği taşıyor.
Fabrika bünyesinde ayrıca tesisin elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayan bir Kojenerasyon Merkezi bulunuyor. Fabrika; kullanılan teknoloji, alınan özel önlemler, arıtma tesisleri ve alternatif enerji çözümleri ile çevre koruma açısından da örnek bir tesis olmaya devam ediyor. Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda ayrıca 1 milyon Avro’luk yatırım ile çok katlı merkezi akü şarj alanı kullanıma alındı. Bu alan ile şirketimiz, şarj kapasitesi ve değişim süreleri bakımından yüzde 100’e varan verimlilik elde etti. Türkiye’de bir ilki hayata geçiren Mercedes-Benz Türk, alandaki özel makaralı raf sistemi ve akü değişim lifti aracılığıyla istif makinelerinin akü değişim operasyonunu çok hızlı ve etkin bir şekilde yönetebilir hale geldi. Geliştirilen bu yeni proje sayesinde fabrikanın akü şarj süreçlerinden kaynaklı karbon ayak izi %25’e varan oranda azaltıldı.
Üretim merkezleriniz ve fabrikalarınız hangi ülkelerde konumlanmaktadır?
Mercedes-Benz Türk olarak Türkiye’de Hoşdere ve Aksaray’da olmak üzere iki fabrikamız ve Hadımköy’de de genel merkezimiz bulunuyor. Daimler AG ise Almanya başta olmak üzere pek çok ülkede üretim ve satış faaliyetleri sürdürüyor. 1886 yılından beri “Otomobili İcat Eden Marka” olarak bu alandaki tüm dallarda en yeni teknolojileri ve üretim imkanlarını kullanarak öncü kimliğimizi korumayı sürdürüyoruz.
Mercedes-Benz olarak Endüstri 4.0 ile ilgili çalışmalarınız nelerdir?
Endüstri 4.0 ile ilgili çalışmalarımız hiç durmayan bir süreç aslında. Şirket olarak yıllardır süregelen yatırımlarımızda bu entegrasyon için öncü adımlar attık. Endüstri 4.0 konusu, özellikle otomotiv sektörünü çok yakından ilgilendiriyor. Biz de Mercedes-Benz Türk olarak bu sürece adapte olabilmek adına şirketimizin üretim birimlerinde ve Hoşdere Ar-Ge Merkezi’mizde güçlü bir altyapı oluşturarak Endüstri 4.0 konusundaki projelerimizi hayata geçiriyoruz.
Bu belirli periyotta bitecek bir süreç değil ve tamamladığımızı da söylemek doğru olmaz. Çünkü Endüstri 4.0’ın gerekliliklerini yaparken bir sonraki aşamanın hazırlıklarına da başlıyoruz. Bu noktada “veri” yani “bilgi”, çağımızın yakıtı. Yaptığımız her çalışmada BIG DATA’yı kullanıyoruz. Sadece 2018 yılında ve sadece otobüs yol testlerinde yaklaşık 10 TB’lık veri topladık. Bu dijital süreçte mühendislerimiz buz dağındaki kullanılabilir datayı alarak gereken iyileştirmeleri yapıyorlar. Bu arada fiziksel anlamda da değişimlerimiz sürüyor.
Artık Türkiye’deki bir mühendis, dünyanın farklı lokasyonlarındaki Ar-Ge mühendisleriyle aynı anda, sanal ya da yarı sanal ortamda bir araya gelebiliyor. Bu da üretim hızımızın ve verimliliğimizin artmasını, maliyetlerin ise azalmasını sağlıyor. Kurum olarak en büyük hedeflerimizden biri, şirketimizde hayata geçirdiğimiz dijital teknolojilerimiz ile müşterilerimizi, araçlarımızı ve tüm süreç zincirimizi bugünden daha farklı bir şekilde birbirine entegre etmek.
Mercedes-Benz Türk, Aksaray ve Hoşdere’de bulunan Ar-Ge Merkezleri ile Küresel IT Çözümleri Merkezi’nizin çalışmaları ile ilgili bilgi verebilir misiniz?
Mercedes-Benz Türk olarak Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz üretim faaliyetlerimize ek olarak Ar-Ge çalışmalarımızla da küresel Ar-Ge ağında her geçen gün önemimizi artırıyoruz. Araştırma ve geliştirme faaliyetlerine kurulduğu günden beri önem veren şirketimiz, 2009 yılında resmi olarak Ar-Ge Merkezi statüsü kazandı. Mercedes- Benz Türk Ar-Ge mühendisleri, Daimler çatısı altında otobüs ve kamyon araştırma geliştirme faaliyetlerinde aktif olarak görev alıyor.
Fabrikalarda kullanılan son teknolojik sistemler Ar-Ge Merkezi’nde de kullanılıyor ve tüm çalışmalar dünya ile entegre ve eş zamanlı olarak yürütülüyor.
Bu sayede uluslararası standartlarda, Daimler tesislerindeki diğer mühendisler ile ortaklaşa çalışma imkanı yakalanıyor ve ortaya çıkan sinerjinin gücünden faydalanılıyor. Parça ve araçlar bir dizi testten geçtikten sonra onaylanıyor ve tüm dünyada kullanılmaya başlanıyor. Mercedes-Benz Türk Hoşdere Ar-Ge Merkezi; Türkiye’de Ar-Ge hizmeti üretip, dünyaya ihraç ediyor. Mercedes-Benz Türk’ün ayrıca Aksaray Kamyon Fabrikası bünyesinde 2018 yılında faaliyete aldığı ve kamyon ürün grubu özelinde global sorumluluklar üstlendiği ikinci bir Ar-Ge Merkezi bulunuyor.
Dünyadaki tüm Mercedes-Benz kamyonlarının son yol testi onayının verildiği bu Ar-Ge Merkezi’miz sayesinde küresel olarak çok iddialı bir konumda bulunuyoruz.
Fabrikamız, aynı zamanda bünyesinde bulunan Daimler’in Global IT Hizmetleri Merkezi ile sağladığı hizmetler ve Ar-Ge Merkezi ile yürüttüğü çalışmalar ile de Daimler global ağında özel bir statüye sahip. Mercedes-Benz Türk’ün ana şirketi Daimler AG’nin; 4 milyon Avro’yu aşan yatırımla Türkiye’yi bilgi teknolojileri üslerinden biri olarak konumlandırmasıyla birlikte Hoşdere Otobüs Fabrikası bünyesinde açılan Küresel IT Çözümleri Merkezi, Aralık 2018’de 5’inci yaşını kutladı.
Küresel IT Çözümleri Merkezi, Almanya’dan Japonya’ya kadar 40’tan fazla ülkeye bilişim teknolojileri ve uzmanlığı hizmeti veriyor. Mercedes-Benz Türk, 2018 yılı sonunda açıklanan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ‘Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı’ sıralamasında mimari, mühendislik ve teknik kategorisinde en büyük 3 şirketten biri seçildi. Aksaray Kamyon Fabrikası ile Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda yer alan iki Ar-Ge Merkezi ve yine Hoşdere’de yer alan Daimler’in Küresel IT Çözümleri Merkezi’nde yürüttüğü hizmet çalışmaları kapsamında, yaklaşık 80 milyon Dolar’lık hizmet ihracatı gerçekleştiren Mercedes-Benz Türk, TİM’in listesindeki en büyük 3 şirketten biri oldu.
Sürdürülebilirlik çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?
Şirketimiz, Daimler bünyesindeki çevre koruma verimliliği düzenlemelerine birebir uymaya devam ediyor; sorumluluk bilinci doğrultusunda tesislerinin çevreye etkilerini sürekli azaltıyor ve iyileştirmelerine devam ederek otomotiv sektörüne yön veriyor. Geçtiğimiz yıllarda Çevre Yönetimi Sistemi sertifikası almaya hak kazanan Mercedes-Benz Türk; ilgili yasal yönetmeliğin gerektirdiği sertifikalara sahip uzmanlardan oluşan Enerji Yönetim Ekibi’nin hazırladığı düzenli raporlamalarla iyileştirme gereken noktaları ve tasarruf potansiyellerini belirledikten sonra gerekli yatırımları gerçekleştiriyor.
Atık Yönetimi ile Hoşdere Otobüs Fabrikası ve Aksaray Kamyon Fabrikası’nda “tehlikeli” ve “tehlikesiz” atıklar, oluştukları noktalarda biriktirilerek bertaraf işlemine gönderiliyor.
Bu yöntemle atıkların fabrika içinde taşınması kolaylaştırılırken, fabrika sahasında bulunan merkezi atık mahalinde de daha fazla yer kazanılıyor. Mercedes-Benz Türk, atık yönetimi ile ilgili Hoşdere Otobüs Fabrikası’na 1.000.000 Avro’nun üzerinde ve Aksaray Kamyon Fabrikası’na ise 700.000 Avro’yu aşan tutarlarda yatırımlar gerçekleştirdi.
Aksaray Kamyon Fabrikası’nda yeni atık toplama konsepti ile birlikte atıkların doğru ayrıştırılması sağlanarak, %95’in üzerinde atık geri dönüşüm oranını yakaladık.
Enerjinin daha verimli kullanılmasını hedefleyen ve enerji kesintisi nedeniyle ortaya çıkabilecek olumsuz çevresel etkileri kaynağından engellemek amacıyla Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda kurulan “Trijenerasyon Tesisi” sayesinde doğalgaz kullanılarak; elektrik, ısıtma ve soğutma suyu elde ediliyor.
Bu sistemle elektrik ihtiyacının %100’ü, kış aylarında ise ısı ihtiyacının %40’ı ve yaz aylarında klima amaçlı soğutma ihtiyacının bir kısmı karşılanıyor. Tüm bu çalışmalar sonucunda; 2007 senesinden beri Mercedes-Benz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda sürdürülen enerji verimliliği çalışmaları kapsamında araç başı %30’un üzerinde enerji tasarrufu elde edilirken, karbondioksit salınımında yıllık 10.000 ton civarında düşüş sağlandı.
Otobüs Ar-Ge merkezinizde kaç kişi görev yapıyor?
Hoşdere Ar-Ge merkezimizde, “Otobüs Geliştirme” altında, toplamda 21 birime bağlı 211 kişi çalışıyor. Otobüs Geliştirme Bölümü’nün %16’sı kadın mühendislerden oluşurken; çalışanların %34’ü yüksek lisans derecesine sahip.
Mercedes-Benz Türk’ün Otobüs Ar-Ge alanındaki küresel sorumlukları nelerdir?
Otobüslerin çok kapsamlı Ar-Ge çalışmalarını yürütüyoruz. Bunların arasında; karoser, dış donanım, aerodinamik hesaplamalar, iç donanım, iç aydınlatma konseptleri, dokümantasyon merkezi, elektrikli konfor sistemleri, kablo demetleri ve diyagnoz, dayanım ve uzun yol testleri yer alıyor. Tüm dünyaya Hoşdere’den mühendislik ihracatı da gerçekleştiriyoruz. Az önce bahsettiğimiz tüm kapsamları merkezimizde geliştiriyoruz ve sonrasında Daimler’in Mannheim, Ulm ve Ligny gibi fabrikalarında üretilen tüm araçların sorumluluğunu üstleniyoruz.
Otobüs yol testlerini nerede yapıyorsunuz?
Bütün test araçları kış döneminde Erzurum’un -30 derecedeki 2.000m yükseklikteki platolarında, yaz döneminde +40 derecedeki Toroslar ve İzmir bölgesinde, bahar dönemlerinde de İstanbul çevresi ve Trakya bölgesi olmak üzere 4 farklı lokasyonda her türlü hava ve yol şartında 7 gün 24 saat bir yıldan fazla test edilmektedir. Araçlar her bölgede otoban, şehir içi, ara yollar gibi çeşitli yol tiplerinde, en sert rampalarda ve yoğun trafikte kullanılmakta, farklı test senaryoları ile araçların tüm sınırları zorlanmaktadır.
Elektrikli otobüs testlerini de gerçekleştiriyor musunuz?
Evet; eCitaro’nun yol testleri de Türkiye’de yapılıyor. Bu alandaki Ar-Ge faaliyetleri de Hoşdere Otobüs Fabrikası bünyesindeki merkezde bulunuyor. Erzurum’daki kış testleri tamamlanan eCitaro’nun yaz testlerini de gerçekleştirdik.
Yol testlerini dijital ortamda nasıl sürdürüyorsunuz?
Bazı yol testlerini Hidropuls dediğimiz bir sistem üzerinden gerçekleştiriyoruz. Türkiye’deki otobüs üretim Ar- Ge’si anlamında en gelişmiş test kabul edilen Hidropuls testi, elimizde bir araca ait tüm test edilmesi gereken kapsamları sağlıyor. Farklı tip yol güzergahlarının parametleri girilen bu testte otobüsü 1 milyon km’ye denk gelecek şekilde deniyoruz. Yani bu araç 1 milyon km yol yaptığında nerelerinde ne gibi aksaklıklar, arızalar çıkabilir simülasyon üzerinden onu ölçümlüyoruz. Bu test yaklaşık 2 hafta sürüyor. Sadece 2018’de yeni geliştirdiğimiz ürünlerimizde 3.200 saati aşkın Hidropuls testi gerçekleştirdik. Bu da 11.000.000 km yol testine denk gelmektedir.
Ar-Ge merkezinizin ilklerinden bahseder misiniz?
Küresel olarak Daimler’in otobüsleri içerisinde yeni şehir içi araçlar için bir tavan konsepti ve tekstil hava kanalını ilk defa biz geliştirdik. Bu sayede hem hafiflik hem pratiklik hem de ağırlık merkezinin yere yakınlaştırılmasını sağladık. Daha modüler olan bu tekstil hava kanalları sayesinde lojistik açıdan da verimlilik elde ettik.
CNG’li otobüsler için bu Ar-Ge faaliyetimizi bir adım ileriye taşıyarak tekstil kaplı tavana sahip modellerimizi ürettik. %40’a varan hafiflik sağladığımız bu Ar-Ge çalışması sonrasında aracın işletme maliyetleri de düşürülmüş oldu. Bir diğer ilkimiz olan Remote Bus App sayesinde ise ilk kez otobüs fonksiyonlarının uzaktan kontrol ve kumanda edilebilmesini sağladık. Remote Bus App 1.0 kapsamında; şoföre kilometre, sıcaklık, yakıt ve adblue seviyesi, teker basıncı, kapı ve bagaj kapaklarının açık/kapalı durumu gibi birçok konuda bilgi veriliyor ve bu veriler anlık olarak sürekli güncelleniyor. Benzer şekilde, lastik basıncı, lastik sıcaklığı ve lastik sensörünün pil durumu, otobüsteki her lastik için ayrıntılı olarak gösteriliyor. Ek olarak sürücüyü olası bir durumdan haberdar etmek için uygulamada kapıların, kapakların ve bagaj bölümlerinin durumu ve kilitleme durumları izlenebiliyor.
