Unilever, temizlik ürünleri bileşenlerinde kullanılmak üzere şeker kamışından bitki bazlı yağlar elde etmek amacıyla yeni bir ortaklık başlattı.
Unilever ve tarım alanında yenilikçi bir global firma olan Nufarm, geleceğin mahsulünü geliştirmek ve ticarileştirmek için güçlerini birleştiriyor. Proje, sürdürülebilir yağlar üretmek amacıyla önemli miktarda biyokütle üretebilen bir mahsul yetiştirmeyi hedefliyor. Bitki materyalinden (yapraklar ve saplar dahil) elde edilen biyokütle yağı, Unilever’in çamaşır deterjanları ile güzellik ve kişisel bakım ürünleri için temel bir bileşen olan yağ asitlerinin kaynağı olacak.
Genel olarak ayçiçeği ve kanola gibi bitkisel yağlar, tohum ve meyvelerden üretilir. Bu teknolojinin yeniliği, yağın tüm bitkiyi – yapraklar dahil – kullanarak üretilmesidir; bu, şeker kamışı ve sorgum (bir tür tahıl) gibi mahsuller için geçerlidir.
Nufarm, daha önce enerji kamışı olarak adlandırılan bir şeker kamışı türünü geliştirmiş ve ticarileştirmişti. Bu sürdürülebilir mahsul, geleneksel şeker kamışına göre önemli ölçüde daha fazla bitki materyali ve şeker üretiyor. Unilever, bu yatırımla biyoteknolojideki son yenilikleri kullanarak ticari açıdan uygun, biyokütle yağı üretebilen yeni bir enerji kamışı türü geliştirmeyi hedefliyor.
Bu teknolojinin amacı, Unilever’in petrokimyasal bazlı bileşenlere olan bağımlılığını azaltmaktır. Eğer bu bitkisel yağ başarılı bir şekilde geniş ölçekte yetiştirilebilirse, tüketici ürünlerinde bir bileşen olarak kullanılacak olan ilk optimize edilmiş biyokütle mahsulü olacaktır.
Mevcut haliyle enerji kamışı, iklim stresi toleransı, kuraklığa dayanıklılık ve toprak erozyonuna karşı daha verimli koruma gibi sürdürülebilirlik faydalarına sahiptir. Ayrıca çiftçiler ve çevre için hasat avantajları sunmaktadır. Proje, bu özellikleri yeni mahsulde çoğaltmayı ve geliştirmeyi hedefleyerek, şirketin bileşen tedarikinde sera gazı (GHG) emisyonlarını azaltma hedeflerine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.