Sözal Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Eren Sözal sürdürülebilirlik ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Sözal, al-yap-kullan-at anlayışının değişmesi gerektiğini vurguladı.
Avrupa Birliği 2025 yılı itibari ile tekstil atıklarının ayrı toplanması zorunluluğu getiriyor ve çöplüklere atılmasını yasaklıyor. Bununla birlikte dünya, yeşili koruyan materyaller, dönüştürülebilir ürünler, atık parçaların yeniden kullanılması konusunda bilinçli aksiyonlara yöneliyor. Türk tekstil sektörünün de bu anlayıştan etkileneceği öngörülüyor. Sözal Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Eren Sözal da bu konuda açıklamalarda bulundu.
Sözal Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Eren Sözal Açıklamalarda Bulundu
Avrupa Birliği 2025 yılı itibariyle tekstil atıklarının ayrı toplanması zorunluluğuyla birlikte yakılmasını ve çöplüklere atılmasını yasaklayacak. AB, döngüsel ekonomi eylem planı çerçevesinde tekstili önceliklendirir. Bununla birlikte sürdürülebilir hammaddeler, giysilerin yeniden kullanımı ve geri dönüştürülmesini teşvik ediyor.
Türk tekstil sektörünün de bu adımlardan etkileneceği düşünülüyor. Açıklanan Küresel Moda Gündemi raporuna göre, her yıl üretilen 92 milyon ton tekstil atığı çöplüğe gidiyor ya da yakılıyor. Bu atıklar; doğaya, biyoçeşitliliğe ve besin zincirine ciddi zararlar veriyor.

Sözal Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Eren Sözal konuya dair açıklamalarda bulundu. Sözal; hızlı moda sonrası düşük kaliteli, kullanım süresi sınırlı ürünlerin daha çok atığa neden olarak çevresel zararı artırdığını vurguladı.
Atık ve Su Ayak İzlerini 20 İle 30 Arasında Azaltılabilir
Sözal,
“ Atık derneği WRAP, bir giysinin ömrünü sadece dokuz ay uzatmanın karbon, atık ve su ayak izlerini 20 ile 30 arasında azaltabileceğini ortaya koyuyor. Bu bilgiden de hareketle sürdürülebilirlik kavramına bütünsel bir şekilde yaklaşmamız gerekiyor.
Sürdürülebilirlik dediğimizde aslında üç aşamalı bir süreçten işaret ediyoruz: Azalt, tekrar kullan, geri dönüştür. Dolayısıyla bu sürecin doğru işleyebilmesi için önce tüketime dikkat edilmeli, ikinci el kullanımlar yükseltilmeli ve kullanılmış materyaller geri dönüştürülmeli. Bu durum da aslında moda sektörünün ekonomi modellerini yeniden düşünmesini gerektiriyor. Yani aslında dikkat çektiğimiz köklü bir değişim”dedi.
Yavaş Moda Benimsenmeli
Eren Sözal; Avrupa’da kişi başına satın alınan giysi miktarının son yıllarda yüzde 40 arttığını aktaran ve dünyadaki karbon emisyonunun yüzde 10'unun nedeninin moda endüstrisi olduğunu belirtti. Sözal;
“Bir kıyafet üretilirken kullanıcıya ulaşana kadar oldukça zahmetli süreçlerden geçiyor. Bu aşamaların çevreyi ilgilendiren boyutu ise şöyle; liflere eğirmek, kumaşları dokumak ve boyamak çok büyük miktarlarda su ve kimyasallar gerektiriyor. Yıkamada kullanılan su, enerji ve kimyasallar oldukça büyük çevresel ayak izine neden oluyor.
Avrupa Birliği raporlarında hazır giyim şirketleri tarafından bir yılda piyasaya sürülen ortalama koleksiyon sayısının oldukça yükseldiği kaydediliyor. Bu gelişmeler, tüketicileri giderek daha ucuz giyime 'Neredeyse tek kullanımlık' olan ve yalnızca giyildikten sonra atılabilen ürünlere yöneltiyor.”ifadelerini kullandı.
Bu tüketim şeklinin değişmesi gerektiğini belirten Sözal; “Başta Avrupa olmak üzere dünyada bu sorunların çözülmesi adına yeni iş geliştirme yolları aranıyor. Bu noktada öncelikle yavaş moda benimsenmeli.
Öte yandan, giysi kiralama modelleri, tüketicileri kaliteli giysi almaya ikna etmek ve genellikle tüketici davranışını daha sürdürülebilir seçeneklere yönlendirmek kalıcı çözümlerin başında gelmeli.” dedi.