Soğuk Havalar Cilt Hastalıklarına Sebep Olabiliyor
Acıbadem International Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hülya Sağlam, kış aylarında yüzde sıklıkla görülen üç cilt hastalığına dair bilgiler paylaştı. Kış mevsiminde yaşanan soğuk havalar, kapalı ortamlarda uzun zaman geçirilmesi, rüzgar gibi faktörler cildimizin yıpranmasına sebep olabiliyor. Acıbadem International Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hülya Sağlam, kış aylarında yüzde sık görülen 3 cilt hastalığını anlattı ve önerilerde bulundu.
Dr. Hülya Sağlam Kış Aylarında En Çok Görülen Üç Cilt Hastalığına Dair Bilgiler Paylaştı
Acıbadem Internation Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hülya Sağlam, kış aylarında sıklıkla görülen 3 cilt hastalığına dair bilgiler paylaştı ve Covid-19 enfeksiyonundan korunmak için kullandığımız maskelerin cildimize verdiği zararlar ile ilgili uyarılarda bulundu. Dr. Hülya Sağlam, ayrıca Covid-19 enfeksiyonundan korunmak için kullandığımız maskelerin ve pandemi sürecinde yaşadığımız yoğun stresin de bazı cilt hastalıklarının daha sık görülmesinde etkili olduğuna dikkat çekerek, “Özellikle yüzde kızarıklık, kaşıntı ile pullanmayla kendini gösteren ve halk arasında yağ egzaması olarak bilinen seboreik egzamaya kış aylarında daha sık rastlıyoruz.
Gül ve akne hastalıkları da yine bu mevsimde artış gösteren veya şiddeti artan hastalıklar arasında yer alıyor. Dolayısıyla ciltte kızarıklık, çatlama, kaşıntı, pullanma ve derin izler gibi yaşam kalitesini düşürebilen sorunların artmaması için bir dizi önlem almak çok önemli” ifadelerini kullandı.
Kış Ayları Seboreik Egzama Şikayetini Artırıyor
Kış aylarında soğuk hava, nem kaybı gibi faktörler havayla en çok temas eden yüz bölgemizde; kızarıklık, kaşıntı ve pullanmayla karakterize olan ‘seboreik egzama’ şikayetini artırıyor. Bu hastalık yüz bölgesinin yanı sıra saçlı deri ile göğsün üst bölgesinde de sık görülüyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Hülya Sağlam, toplumda ‘yağ egzaması’ olarak bilinen seboreik egzama ile ilgili bilgiler aktardı. Bu hastalığın maske, soğuk hava, stres, bazı besinler ve pek çok faktörün etkisiyle tekrarlanan kronik bir hastalık olduğunu belirten Sağlam; “Seboreik egzamanın şiddetlenmemesi için cildin kalitesini artırmak çok önemli” dedi.
Kortizonlu Kremler Kullanmayın
Dr. Hülya Sağlam bu hastalıktan korunmak için önerilerde bulundu. Soğuk ve rüzgarlı havada mümkünse dışarıya çıkılmaması ve yüzün olabildiğince kapatılmasına özen gösterilmesi önerisinde bulunan Sağlam, cildi yağlı olmayan nemlendiricilerle nemlendirmenin de önemini vurguladı. Sağlam, tıraştan sonra alkollü losyon sürülmemesi ve kortizonlu kremlerin cilde zarar verdiği için kullanılmaması gerektiğini de belirtti.
Sağlam, cildin kalitesini artırmak için nemlenmesini sağlayan lazer ve ışık sistemleri yöntemlerinden faydalanılabileceğini de aktardı. Ayrıca Sağlam, içeriğinde hyalüronik asit ve peptid olan ürünlerin cilt altına minik iğnelerle enjeksiyon edilmesiyle gerçekleştirilen mezoterapi yöntemi de cildin nemlenmesini sağladığını ifade etti.
Maske Kullanımı Akneleri Daha Çok Şiddetlendirdi
Dermatoloji Uzmanı Dr. Hülya Sağlam, pandemi sürecinde maske kullanımı nedeniyle ciltte oluşan aşırı nemlenmenin akneleri daha çok şiddetlendirdiğine işaret etti ve “Maske takarken cilde fondöten gibi kapatıcı ürünler sürmek ve makyaj yapmak cildin hava almasını önlediği için akne sorununu daha da şiddetlendirebiliyor” ifadelerini kullandı.
Maske Kullanırken Cilde Fondöten Uygulanmamalı
Sağlam, aknenin tedavisinde başvurulan medikal ilaçlardan oldukça başarılı sonuçlar alındığını ve lazer, ışık sistemleriyle de akne ve izlerinden kurtulmak mümkün olabildiğini aktardı. Cilt tipine göre fraksiyonel lazer, plazma enerjisi, thulium lazer ve dermapen gibi yöntemlere başvurulduğunu belirten Sağlam, bu hastalığa dair önerilerini paylaştı. Sağlam cildin düzenli olarak temizlenmesi ve maskelerin her dört saatte bir değiştirilmesi gerektiğini vurguladı. Maske kullanırken fondöten gibi cilt gözeneklerini kapatan ürünlerin kullanılmaması gerektiğini belirten Sağlam, yağlı besinlerin tüketilmemesi konusunda da uyardı.
Sağlam, bu hastalık için karbon peeling uygulanabileceğini belirtti. Aynı zamanda aknelere karşı iğneli radyofrekansın (altın iğne) işe yarayabileceğini ve akne izlerini hafifletebileceğini söyledi.
Rozasea Hastalığı da Kış Aylarında Artış Gösteriyor
Dermatoloji Uzmanı Dr. Hülya Sağlam, Rozasea’nın (Gül Hastalığı) da kış aylarında sık görüldüğünü vurguladı. Sağlam bu hastalıkta cilde mümkün olduğunca dikkat etmek gerektiğini vurgulayarak, “Yüzde kırmızı görünüm oluşturan bu hastalığın tedavisinde antibiyotikler fayda sağlarken, şiddetli ve tekrar eden tablolarda isotretionin etkili oluyor. Rozasea hastalığına yol açan en önemli faktör, kortizonlu preparatların uzun süre yüz bölgesinde kullanılması. Bu nedenle hekime danışılmadan kortizonlu ürünler asla kullanılmamalı” ifadelerini kullandı.
Bu hastalığa dair önerilerini paylaşan Sağlam; cildi tahriş eden, alkol içeren ürünlerin ve topikal kortizonlu kremlerin kullanılmaması gerektiğini belirtti. Sağlam hastaların soğuk havalarda mümkün olduğunca dışarı çıkmaması gerektiğini de vurguladı. Beslenme şeklinin de bu cilt hastalığında önemli olduğunu belirten Sağlam; hastaların sıcak içeceklerden, acı baharatlı besinlerden, çikolatadan, alkol ve kafeinli içeceklerden uzak durması gerektiğini vurguladı. “Stres oluşturan etkenlerden mümkün olduğunca kaçın” diyen Sağlam, güneş koruyucu kullanımının da bu hastalık için önemli olduğunu ifade etti.
Mezoterapi Yöntemi Kullanılabilir
Dr. Hülya Sağlam, merodinazol krem ve jellerin bu hastalığın tedavisinde kullanılmasının olumlu etkiler sağlayacağını söyledi. Dermatoloji Uzmanı Dr. Hülya Sağlam, kılcal damarların yoğun olduğu evrede; pulse dye lazer, gold toning lazer, IPL, NDYAG damar lazeri uygulandığını aktararak, “Bu uygulamalar ayda 3 seans olarak yapılıyor. Ayrıca mezoterapi yöntemiyle de cilde nem sağlanıyor. Bu yöntemlerin damar cidarlarını da güçlendirmeleri sayesinde kılcal damarların çatlamaları önlenebiliyor” ifadelerini kullandı.