Sayın Müge Pınar ile Keyifli bir Röportaj

Sayın Müge Pınar ile Keyifli bir Röportaj
  • 13.06.2023
Sayın Müge Pınar ile Keyifli bir Röportaj Unigrup’un İcra Kurulu Başkanı ve yeni kurulan POLYDER-Poliüretan Sanayicileri ve İthalatçıları Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Müge Pınar ile Polyder’in kuruluş amacı ve gelecekteki faaliyetlerine dair çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Okurlarımızın sizi tanıması için kendinizden, profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz?

Boğaziçi Kimya Mühendisliği’nden mezun oldum. Üretim Yönetimi’nde master yaparken tez aşamasında Tekfen Dış Ticaret Kimya Bölümün’de iş hayatına başladım. Kısa bir süre, Tekfen ve sonrasında Teletaş tecrübesini takiben 1988 yılında ICI Türkiye’de Satış Temsilcisi olarak çalışmaya başladım. Poliüretana ilgim ve aşkım o zaman başladı. 1995 Yılında Poliüretan Bölümü’nün temsilciliğini alarak ortaklarımla Unipol Kimya’yı kurdum. Şu anda 4 şirketten oluşan Unigrup’un İcra Kurulu Başkanı olarak görev yapmaktayım. [caption id="attachment_153780" align="aligncenter" width="518"]Sayın Müge Pınar ile Keyifli bir Röportaj POLYDER-Poliüretan Sanayicileri ve İthalatçıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Müge Pınar[/caption]

Yeni kurulan Polyder Derneği hakkında bilgi verebilir misiniz, derneğin kuruluş amacı nedir?

Türk poliüretan sektörü, mobilya, yapı, inşaat, otomotiv ve ayakkabı gibi pek çok iş koluna hammadde sağlayan stratejik bir sektör olarak öne çıkmaktadır. POLYDER-Poliüretan Sanayicileri ve İthalatçıları Derneği, poliüretan sektöründe faaliyet gösteren tüm kuruluşları; poliüretan sistem üreticileri ve hammadde tedarikçileri, boya ve silikon üreticileri, poliüretan makine üreticileri ile mümessil ve bayileri ortak bir platform altında bir araya getirmek, sektör paydaşlarını, tüketicileri ve kamuoyunu poliüretan ve avantajları konusunda bilinçlendirme ve bilgilendirmeye yönelik çalışmalar yapmak, sektördeki sorunlara ve bürokratik engellere aynı çatı altında çözüm aramak amacıyla kurulmuştur. Poliüretan sektöründe birliği, dayanışmayı ve koordinasyonu sağlayarak sektörün daha ileri bir düzeye ulaşmasına öncülük etmek için dernek üyelerini çeşitli platformlarda bir araya getirerek bilgi ve fikir alışverişinin sürekliliği için çalışıyoruz. Derneğimizin diğer temel esasları arasında ise deneyim ve birikimin paylaşılmasına yardımcı olmak, sektörde karşılaşılan zorluklara karşı çözümler üretmek, sektöre dair güncel bilgileri ve yenilikleri paylaşmak ve sektör çalışanlarına katma değer kazandırmak yer alıyor.

Dernek olarak nasıl çalışmalar yapmayı planlamaktasınız ve hedefleriniz nelerdir?

Polyder olarak sektör ve ürünlerle ilgili olarak kamuoyunu ve tüketiciyi bilinçlendirme amaçlı eğitim faaliyetleri düzenlemeyi, tüketicilerin bilinçlendirilmesi için ulusal ve uluslararası düzeyde ilgili kuruluşlarla birlikte ortak tanıtıcı ve yönlendirici faaliyetlerde bulunmayı, kurs, seminer, konferans ve panel gibi eğitim çalışmaları düzenlemeyi, AB ve Gümrük Birliği çalışmalarında kamu kurum ve kuruluşları ile AB’nin Brüksel’deki ve Türkiye’deki kuruluşları ile ilgili ortak çalışmalar düzenlemeyi ve bu amaçla yapılan toplantılarda sektörü temsil etmeyi planlamaktayız. Polyder, sektörle ilgili kuruluşları bir araya getirerek ortak sorunları çözmeyi, gerek kendi üyesi bulunan gerek yurt içi ve yurt dışında aynı ve benzeri alanlarda çalışma yapan diğer kuruluşlar arasında ilişki kurarak organizasyon ve standardizasyon gibi rasyonel çalışmaları hedefler. Sayın Müge Pınar ile Keyifli bir Röportaj

Derneklerin sektörlere olan faydalarını nasıl değerlendiriyorsunuz, Polyder’in sizce sektöre nasıl katkıları olacaktır?

Dernekler, insanların belli bir amaç için bir araya gelerek oluşturduğu topluluklardır. Herhangi bir kazanç amacı gütmeyerek toplumun faydasını gözetirler. Kurumsal kimliği, yazılı kuralları, ilkeleri olmayan, kulaktan duyma bilgilerle yönetilen yapılar, kişilere bağlı kalır, otoriter olur ve gelişemezler. Kişi birliklerini ifade eden dernekler adına yapılan faaliyet ve açıklamalara ise daha çok değer verilir. Bir başka anlatımla dernekler vasıtası ile daha güçlü bir birliktelik sağlanır. Polyder, sektöre vizyon ve değer kazandırarak, sektör paydaşlarını bilinçli hale getirip pazarı genişleterek ve poliüretanın uygulama alanlarını çoğaltarak sektöre birçok alanda katkıda bulunacaktır. Derneklerin sektörlerin sürdürülebilirliğine olan katkıları konusu oldukça geniştir. Öncelikle dernekler, sektörde faaliyet gösteren tüm paydaşları bir araya getirerek birlik ve beraberlik sağlarlar. Bu birlik ve beraberlik, sektörün daha etkin bir şekilde temsil edilmesini ve sektörün ortak sorunlarına karşı güçlü bir ses çıkarılmasını sağlar. Derneklerin sektöre ilişkin yaptığı araştırmalar, sektörün güncel durumu ve geleceği hakkında verdiği önemli bilgiler de sektörün gelişmesi ve sürdürülebilirliği için etkin bir rol oynar. Dernekler, sektöre ilişkin standartlar belirleyerek ve bu standartların uygulanmasını teşvik ederek sektörün daha disiplinli bir yapıya kavuşmasını sağlarlar. Düzenlenen etkinlikler ve toplantılar, sektöre ilişkin bilgi ve deneyim paylaşımını artırmak ve sektördeki insan kaynağını eğitmek için önemli bir platform sağlar. Polyder’in de benzer şekilde, poliüretan sektöründe faaliyet gösteren tüm paydaşları bir araya getirerek sektörün gelişmesine ve sürdürülebilirliğine katkıda bulunması, karşılaşılan bürokratik engellere aynı çatı altında çözüm bulunmasını, sektörü daha ileriye taşımak ve sektör hakkında kamuoyunu bilgilendirmek ve poliüretan kullanımını yaygınlaştırmak ve teşvik etmek amacıyla çeşitli etkinlikler ve organizasyonlarla katkı sağlamasını planlıyoruz.

Poliüretan sektörünün dünü ve bugününe baktığınızda gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz ve sizce sektörün gelişimi için hangi noktalara daha fazla önem verilmelidir?

Poliüretan sektörü, son yıllarda dünya genelinde hızla büyüyen sektörler arasındadır ve Türkiye’deki gelişimi de paralel olarak devam etmektedir. Bu sektörün özellikle inşaat, otomotiv, ayakkabı, mobilya ve ambalaj endüstrilerinde kullanılan poliüretan malzemeleri, dayanıklılığı ve hafifliği sayesinde tercih edilmektedir. Bunun yanı sıra ısıtma-soğutma ve izolasyon gibi sektörlerde de yalıtım özelliği nedeniyle tercih edilmektedir. Türkiye’deki poliüretan sektörü, yerli üretimdeki güçlükler nedeniyle hammaddelerin büyük bir kısmını ithal etmek zorunda kalmaktadır. Ancak sektör, son yıllarda yapılan yatırımlar ve teknolojik gelişmeler sayesinde hızlı bir büyüme göstermiştir. Sektörün daha da gelişmesi için önem verilmesi gereken noktalar arasında, araştırma ve geliştirme faaliyetlerine daha fazla yatırım yapılması, yerli üretimin artırılması, kalite standartlarının yükseltilmesi, eğitimli işgücüne daha fazla yatırım yapılması ve çevre dostu üretim tekniklerine odaklanılması yer almaktadır. Özellikle yerli üretimin artırılması, sektörün daha bağımsız hale gelmesini ve ihracatta da daha güçlü bir konuma sahip olmasını sağlayacaktır. Bununla birlikte, sürdürülebilir ve kalite standartlarının yüksek inovatif ürünlerin üretilmesi, Türkiye’de üretilen poliüretan malzemelerin uluslararası pazarlarda daha rekabetçi olmasını sağlayacaktır. Sonuç olarak, Türkiye poliüretan sektörü, hızlı bir gelişme göstermiş olsa da, daha da büyümek için yukarıda bahsedilen noktalara odaklanmalıdır. Bu sayede sektör, ülke ekonomisine katkıda bulunabilir ve uluslararası pazarda daha güçlü bir konuma sahip olabilir.

Yazıyı Paylaş