Philip Johnson 1906’da Cleveland, Ohio’da doğdu. Mimarlığın en önemli isimlerinden biri olan Johnson, ilk binasını 36 yaşında tasarlamadan önce Johnson müşteri, eleştirmen, yazar, tarihçi, müze müdürü olarak farklı meslek dallarında faaliyet göstermişti.
1949’da, Modern Sanatlar Müzesi’nin Mimarlık Bölümü’nün ilk yönetmeni olarak görev yapan Johnson, sonrasında yüksek lisans tezi için bir konut tasarladı ve başarılı mimarlık serüveni başlamış oldu. Ünlü mimar, 2005 yılında 99 yaşında vefat etti.
Puerta de Europa
Bu iki ofis kulesi, Madrid’in en önemli bulvarı Paseo de la Castellana’yı kuşatıyor. Metro kavşağının yeri, caddeye yakın iki kulenin yerleştirilmesini imkânsız hale getiriyordu.
Ancak bu cesur tasarım, kulelerin ayak izlerinin arka taraftan değiştirilmelerine ve aynı zamanda kuleleri tek bir bileşimsel bütün olarak bir araya getirme ihtiyacına bir cevap olmayı başardı.
Kuleler birbirlerine ve diğer plazalara doğru eğilerek, Paseo’nun başından ve sonundan görünmekte ve Madrid’in iş bölgesinin kuzey ucunda bulunan bir Avrupa portalı oluşturmaktadır.
Lipstick Binası
Lipstick (Ruj) Binası, ABD, Manhattan, New York’taki 885 Üçüncü Cadde’de yer alan 138 metre yüksekliğinde bir gökdelendir. 1986 yılında tamamlanmıştır ve 34 katlıdır. Bina, Philip Johnson ile John Burgee Architects tarafından tasarlanmıştır. Bina adını bir ruj tüpüne benzeyen şekli ve renginden alır.
Bina blokları üç kademede, Manhattan’ın imar yönetmeliğinin bir parçası olarak geri çekilmekte ve bina, mekânsal zarf içinde, sokağa düşen ışık seviyesinin mevcudiyetini arttırmaktadır. Sonuç, teleskopik olarak geri çekilebilecek gibi görünen bir formdur.
Çevresindeki binalara göre sıra dışı olan şekil, taban üzerinde dörtgen ayak izinin kullanacağı normal bir gökdelenden daha az yer kaplar. Bu, Üçüncü Cadde üzerinden seyahat eden çok sayıda yaya için daha fazla alan sağlamaktadır.
PPG Binası
PPG Place, ABD, Pittsburgh, Pennsylvania şehir merkezinin kalbinde, tarihi Pazar Meydanı’nın bitişiğindeki üç şehir bloğu genişliğinde bir alanın üzerinde yer almaktadır.
Bu parıltılı cam kompleks, Amerika’nın en yaşanabilir şehirlerinden biri olan Pittsburgh’un gökyüzünü, tepelerini, nehirlerini ve diğer binalarını yansıtan 40 katlı bir ofis kulesi olarak var olmaktadır.
PPG Place,birinci sınıf ofis alanı, yemek olanakları ve servis konaklama birimleri sunmaktadır.
Bu komplekste, merkezdeki 194 metrelik ana binaya ek olarak, 14 katlı bir bina ve dört adet altı katlı bina olmak üzere beş bina daha yer almaktadır.
Bu binalar, Avrupa’nın büyük meydanlarının görüntülerini çağrıştıran ana plazanın etrafını sarmaktadır. Kırmızı, gri ve siyah granit mozaiği ile kaplı olan plaza, hem huzurlu bir sığınak hem de nefes kesici bir kentsel ticari merkezin yansıması olarak hizmet veriyor.
Nefes kesici tasarımıyla dünya çapında tanınan, ışıltıyla parıldayan bu cam ve çelik yapılar, John Burgee Architects ve New York’ın dünyaca ünlü mimarı Philip Johnson tarafından tasarlandı.
Bu kompleks, Pittsburgh’un mimarisine dokunmaktadır ve Öğrenim Katedrali ve Allegheny County Adliye Sarayı gibi şehrin büyük binalarını hatırlamak için tasarlanmıştır. PPG Place’in neo-Gotik formları, şehrin tarihi yapıları ile yeni geometrik yüksek katlı kuleleri arasında mükemmel bir mimari köprüdür.
Kaynakça
• Philip Johnson: Life and Work By Franz Schulze. University of Chicago Press, Jun 15, 1996.
• Philip Johnson: The Constancy of Change. Emmanuel Petit. Yale University Press, 2009.
• Philip Johnson and the Museum of Modern Art. Philip Johnson, Kirk Varnedoe. The Museum of Modern Art, 1998.