Petrol Ofisi Madeni Yağlar Direktörü Sayın Sezgin Gürsu ile gerçekleştirdiğimiz söyleşimizde, firmanın madeni yağ ve kimyasallar alanındaki faaliyet alanlarına, Ar-Ge çalışmalarına ve Türkiye için önemine değindik.
Bize kendinizden, profesyonel geçmişinizden bahseder misiniz?
İstanbul Erkek Lisesi’nden mezun olduktan sonra lisans eğitimimi Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde, yüksek lisansımı ise ABD’de University of Miami’de Makine Mühendisliği alanında tamamladım.
Çalışma hayatıma 1989 yılında University of Miami’de Temiz Enerji Araştırma Enstitüsü’nde Araştırma Görevlisi olarak başladım. Daha sonra Türkiye’ye dönerek, kariyerime 1991 yılında Koç Holding Satınalma Koordinasyon Grubu’nda Proje Mühendisliği pozisyonu ile devam ettim.
1992 yılında katıldığım Mobil Oil Türkiye bünyesinde, Sanayi ve İnşaat Sektörü Bölge Yöneticisi, Satınalma Müdürü ve Üretim Müdürü görevlerini yürüttüm.
2000 yılında Exxon Mobil Türkiye’de Mühendislik Destek Müdürlüğü görevini üstlendim ve daha sonra Otomotiv Satış ve Pazarlama Müdürü, Sanayi ve İnşaat Sektörü Satış ve Pazarlama Müdürü, Distribütör Satış Müdürü pozisyonlarında bulundum.
2006 yılında ise Madeni Yağlar Satış Müdürü olarak Petrol Ofisi ailesine katıldım. Petrol Ofisi çatısı altında daha sonra Madeni Yağlar Direktörü, Ticari Satış ve Madeni Yağlar Direktörü, Perakende Direktörü görevlerini yürüttüm. 1 Nisan 2018 itibari ile tekrar Petrol Ofisi Madeni Yağlar Direktörlüğü görevini üstlendim.
Okurlarımıza Petrol Ofisi’nden bahseder misiniz?
Alanında Türkiye’nin ilk ve milli markası olarak 18 Şubat 1941 tarihinde kurulan Petrol Ofisi; Türkiye’nin en ücra köşesinde dahi operasyon yapabilen, benzersiz bir depolama kapasitesine ve alt yapıya sahiptir.
Petrol Ofisi, akaryakıt istasyonlarının yanı sıra yine güçlü altyapılara sahip
PO Marine ve POAIR markaları ile de ihtiyaç duyulan tüm yakıt çeşitlerini, kara, deniz ve hava araçlarına sağlayabilen yegâne şirket konumundadır.
Petrol Ofisi bugün, 1.700’ü aşkın akaryakıt istasyonu, 1.400’ün üzerinde köy pompasına yakıt tedariği, 9 akaryakıt terminali, 3 LPG terminali, 20 havaalanı ikmal ünitesi, 1 madeni yağ fabrikası ve yaklaşık 1 milyon m³ depolama kapasitesi ile Türkiye’de benzeri bulunmayan büyüklük ve çeşitlilikte güçlü bir alt yapıya sahiptir.
Genel Müdürlüğe bağlı 800’ü aşkın çalışanın yanı sıra bayileri üzerinden on binlerce kişilik dolaylı istihdam yaratan Petrol Ofisi, 2017 yılında 38,5 milyar TL’lik toplam satış geliri elde etmiştir.
Petrol Ofisi Madeni Yağlar ise başta Maxima ve Maximus olmak üzere 350’yi aşkın ürününü tüm Türkiye’de yaygın 16.000 noktasında satışa sunarak, otomotivin yanı sıra tarımdan, sanayiye, denizcilikten, makinaya kadar birçok sektörün ihtiyacını karşılamaktadır.
Petrol Ofisi, madeni yağ ve kimyasallarda 2018 yılında 100.000 tonu aşan satış hacmine ulaşmıştır. Petrol Ofisi Madeni Yağlar, 2018 yılında 4 kıtada 35 ülkeye 10.000 tonu aşan ihracat gerçekleştirmiştir.
Petrol Ofisi, “Türkiye akaryakıt sektörü lideri”, “Türkiye madeni yağlar ve kimyasallar pazarı lideri” ve “Türkiye’nin en büyük üç özel şirketinden biri” unvanlarını geleneksel olarak korumaktadır.
Petrol Ofisi, 78 yıldır olduğu gibi günümüzde de başta tarım olmak üzere tüm alanlardaki katkılarıyla, Türkiye’yi geleceğe taşımakta, yarınların alt yapısını hazırlamaktadır. Petrol Ofisi, 3. Havalimanı, 3. Köprü, Çanakkale Köprüsü, karayolları çalışmaları gibi Türkiye’nin birçok önemli projesinin yakıt tedarikçisi konumundadır.
Milli bir marka olarak kurulan Petrol Ofisi, istihdam ve ekonomi alanlarında direkt katkısı ve büyüklüğünün yanı sıra Türkiye’de her alanda yarattığı güçlü etki ile de hali hazırda ülkemizin en önemli ulusal değerlerinden biri konumundadır.
Petrol Ofisi olarak Madeni Yağ ve Kimyasallar alanındaki faaliyetlerinizden bahseder misiniz? Bu alanda kaliteyi belirleyen kriterleriniz nelerdir?
Derince’de 1953 yılında ‘madeni yağ harmanlama tesisi’ olarak kurulmuş olan fabrikamız, süreç içinde gerçekleştirilen yatırımlarla geliştirilmiştir.
Son olarak 2008 yılında İzmir Aliağa’da bulunan ikinci fabrikamızın üretim hatlarının fabrikamıza taşınması ile tüm ürün gruplarının üretildiği yüksek kapasiteli, alanında önde gelen bir üretim merkezi haline gelmiştir.
Yine süreç içinde PO Teknoloji Merkezi’nin kurulması, depolama, kapasite, üretim kabiliyetine, kalitesine yönelik yatırımlarımız ve geliştirmelerimizle; oldukça zengin ürün çeşitliliğine, yıllık 140 bin ton üretim, 65.000 ton da depolama (15.000 ton bitmiş ürün, 50.000 ton hammadde/yarı madde) kapasitesine ve ileri teknolojiye sahip bir tesis konumunda bulunmaktadır.
Tüm dolum makinelerimizde talep artışlarına yönelik otomasyon ve verimlilik revizyonlarına devam edilen fabrikamız, yaklaşık 2 milyon Dolarlık yıllık ortalama yatırım miktarına sahiptir.
Petrol Ofisi Madeni Yağ tesislerinde gelişen teknolojiye paralel üretim yapılarak; Türkiye’nin bu alandaki neredeyse tüm ihtiyaçlarına zamanında hizmet verilmektedir. Petrol Ofisi Madeni Yağlar, ileri teknolojisi, kabiliyeti ve uzman kadrosu ile sadece Türkiye’nin değil, bölgesinin en önemli merkezlerinden olan POTEM’de geliştirdiği başta Maxima ve Maximus olmak üzere 350’den fazla üstün nitelikli ürünü ile; başta otomotiv, sanayi, madencilik, tarım, makine, nakliye, inşaat, denizcilik olmak üzere birçok sektörün her türlü madeni yağ ihtiyacını karşılamaktadır.
Tüm dolum makinelerimizde talep artışlarına yönelik otomasyon ve verimlilik revizyonlarına devam edilen fabrikamız, yaklaşık 2 milyon Dolarlık yıllık ortalama yatırım miktarına sahiptir.
İleri teknolojisi, yüksek kapasitesi ve kalitesi ile PO Madeni Yağlar, Türkiye Madeni Yağlar ve Kimyasallar Pazarı’ndaki geleneksel liderliğini 2010 yılından bu yana son 9 yıldır aralıksız olarak sürdürmektedir. Petrol Ofisi %24.7’lik pazar payı ile 2018 yılını da Türkiye Madeni Yağlar ve Kimyasallar Pazarı’nı lider olarak tamamladı.
Kalitenin belirlenmesinde kullanılan ham ya da yarı maddelerden, üretim teknolojisine kadar birçok temel unsur bulunuyor. Ancak tüm bu temel unsurları sağlamanın yanı sıra her aşamada kontrol, kaliteye ulaşmada, kalitenin standartlaşmasında anahtar rol oynamaktadır.
Tüm ürünlerimizin ve hammaddelerimizin kabul kriterleri ERP sistemimizde ve satınalma şartnamelerimiz ile üretim kalite planlarında tanımlanmış, OEM ve diğer makine üreticilerinin, endüstrinin ihtiyaçlarını ve gerekliliklerini karşılayacak şekilde belirlenmiştir.
Bu kriterlere uygunluk, hammadde girişinden itibaren başlayarak müşteriye teslim noktasına kadar minimum 5 noktada, POTEM tarafından kontrol edilerek, ERP sistemlerimize kaydedilmektedir.
Üretimin çeşitli noktalarından süreç içinde spot kontroller yapılmakta ve ürünlerimiz, müşteri taleplerine uygunluk açısından denetlenmektedir.
Yine pazar gereksinimleri veya alternatif hammadde Ar-Ge çalışmaları kapsamında, her defasında aynı standarda uygunluğun sağlanması için tüm reçetelerimiz, kalite, optimizasyon ve verimlilik bakış açısı ile sürekli gözden geçirilmektedir.
Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi’nden (POTEM) bahseder misiniz? Teknoloji merkezinin ürünleriniz üzerindeki etkisini nasıl yorumluyorsunuz?
Petrol Ofisi Madeni Yağlar üretim tesisi içinde yer alan 1.000 m²’lik bir kapalı alana sahip ve 6 milyon Dolarlık yatırım değeri bulunan POTEM, son teknoloji cihazları, uzman kadrosu, 78 yıla uzanan benzersiz bir bilgi birikimi ve tecrübe ile hizmet veriyor, Ar-Ge çalışmaları gerçekleştiriyor.
POTEM’de, 84’ü TÜRKAK’tan akredite olmak üzere ulusal ve uluslararası metotlarla toplam 155 farklı test yapılabiliyor. Merkezimizde, yılda ortalama 150.000 adet test gerçekleştiriyoruz. Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi – POTEM, gelişmiş teknoloji ve akredite kabiliyeti ile sadece Petrol Ofisi’ne hizmet vermiyor.
Başta kamu kuruluşları olmak üzere aralarında dünya devlerinin de bulunduğu yerli ve yabancı çok sayıda firmaya, kısacası tüm sektöre, Ar-Ge, kalite kontrol ve analiz hizmetleri sunuyoruz. Dolayısıyla POTEM, madeni yağ alanında uluslararası arenada da en gelişmiş teknoloji merkezlerinden biri konumundadır.
Ar-Ge’yi nasıl tanımlamaktasınız? Bu tanımı Petrol Ofisi ile nasıl konumlandırıyorsunuz?
Sadece günümüzün değil, geleceğin de ihtiyaçlarına yönelik ürün ve hizmetler geliştirerek, şirketimizin ve ülkemizin gerek ulusal gerekse uluslararası arenada rekabet gücünü artırmak için Ar-Ge çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz.
Sektörünün lideri olarak, bu alanda pazarda her zaman öncü olmayı temel prensip ve sorumluluklarımız arasında görüyoruz.
PO Teknoloji Merkezi’nde (POTEM) yürütmüş olduğunuz faaliyetler nelerdir? Bu merkezde gerçekleşen Ar-Ge çalışmalarınız hakkında da bilgi verebilir misiniz?
Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi (POTEM) ve düzenli Ar-Ge çalışmalarıyla; ürünlerini sürekli geliştirmeye ve en son teknolojileri günü gününe takip etmeyi sürdürerek, tüketicilere güvenilir, ekonomik ve ihtiyaca uygun çözümler sunmaya devam etmektedir.
Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi’ne (POTEM) yapmış olduğunuz yatırımlardan bahseder misiniz? Önümüzdeki yıllarda gerçekleştirmek istediğiniz yatırım ve projeler nelerdir?
Çalışmalarımızın ihtiyaçlarına bağlı olarak gerek duyduğumuz ekipman yatırımlarına devam ediyoruz. ‘Sürekli gelişim’ ilkemize istinaden önümüzdeki yıllarda da projelerimizi gerçekleştirecek yatırım bütçesini planlıyoruz.
Teknolojik gelişimle birlikte çevreyi korumak için getirilen yeni kısıtlamalar da araç üreticileri ve endüstriyel üretim tarafında ciddi gelişmelere yol açmaktadır. Petrol Ofisi olarak desteklediğimiz bu gelişim sürecine paralel olarak, iş ortaklarımıza ve müşterilerimize destek olmak için projeler yürütüyoruz.
Petrol Ofisi Laboratuvar Analizi (POLA) hakkında bilgi verebilir misiniz? Müşterilerinize sunduğunuz bu hizmeti ayrıcalıklı kılan nedir?
POLA kullanılmış yağ analiz sistemimizdir. Günümüzün artan rekabet koşulları, özellikle nakliye, inşaat, madencilik ve ağır sanayi gibi sektörlerde faaliyet gösteren iş ortaklarımız için hayati önem taşımaktadır.Ekipmanların ilk günkü performans ile çalışması için yağ analizleri ile ekipmanların durumu sürekli takip edilmekte ve raporlanmaktadır.
Kullanıcılar internet üzerinden sonuçlarını takip edebilmekte, eski analiz sonuçlarını karşılaştırma yapabilmektedirler. POLA’nın müşterilerimize sağladığı katkılara yönelik daha detaylı bilgiler için internet sitemiz incelenebilir.
Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi’nin ve bu merkezde gerçekleşen Ar-Ge çalışmalarının Türkiye için önemi nedir?
Petrol Ofisi, sadece Türkiye’de değil dünyada da önemli bir yere sahip, bağımsız madeni yağ üreticilerindendir. Tüm Ar-Ge faaliyetlerini kendi bünyesinde yürütmektedir. Bu konudaki bilgi ve birikimimiz ile bu alanda Türkiye’nin katma değerli ürün ve bilgi envanterine katkıda bulunmaktayız.
Ayrıca, PO Madeni Yağlar, tamamı kendi tesislerinde üretilen ve POTEM tarafından geliştirilen 350’den fazla zengin ürün çeşitliliği ile Türkiye’nin bu alandaki hemen hemen tüm ihtiyaçları tek bir çatı altında karşılayabilmektedir. Bununla birlikte Petrol Ofisi Madeni Yağları, 4 kıtada 35 ülkeye ihraç edilmektedir.
