Otomobiller günlük hayatımızda artık yaşamımızın önemli bir parçası haline geldi. Değişik marka ve model araçlar ile yaşantımızı birlikte sürdürüyoruz. Farklı renk ve dizaynlar ile insanlara mutluluk vermesi yanı sıra hızlı yaşanması gereken bir hayat içerisinde otomobiller son derece önemli bir görevi yerine getiriyorlar. Özellikle şehir içi ulaşımda toplu taşımadan faydalanmak istemeyen yada bu imkanı bulamayan özellikle iş dünyası içinde ya da özelimizde araçların bize sağladığı zamandan tasarruf etme imkanını yakalıyoruz.
Bu nedenle otomobiller hayatımızın vazgeçilmezi olurken artık araç üreticileri daha az gaz salınımı yapan, elektrik ile çalışabilen yada bir adım ötesinde uçan araçlar dizayn etmeye gayret ederek kendilere sektörün ilk basamaklarda yer bulmaya çalışıyorlar. Özellikle duyduğumuzda bize heyecan veren uçan otomobil fikrinin ne derece gerçekçi olacağını bize zaman gösterecek.
Otomobiller sağladıkları onlarca fayda yanı sıra elbette yaktığı yakıtlardan dolayı zararlı gaz salınımı ile doğaya zarar vermektedir. Her ne kadar eski yıllarda üretilen araçlara göre özellikle yakıt filtre sistemlerinde yapılan gelişmeler ile bu miktarlar düşmüş olsa bile hala doğaya ve atmosfere zarar vermeye devam ediyorlar. Bu konuda gerçekten üzücü bir bilgi olarak hepimizin bildiği bir gerçektir. Diğer yandan dünyada tutulan ve beğenilen marka ya da modellerin o ülke ekonomisine yaptığı katkılar ise tarif edilemeyecek kadar fazladır.
Örneğin Alman otomobil markalarını incelediğimizde BMW, Mercedes, Opel, Volkswagen, Audi, Porsche vb. piyasada tanınırlığına bağlı olarak taleplerin ve satışların çok olmasının Almanya ülke ekonomisine yaptığı katkının çok yüksek değerlerde olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yukarıda göreceğiniz üzere bir aracın iç ve dış parçalarına baktığımızda ve bir otomobilin yaklaşık 30.000 farklı malzemenin birleşmesinden meydana geldiğini düşünecek olursak ülke ekonomisine yaptığı katkıyı çok rahat bir şekilde anlamamız mümkün olacaktır. Yarattığı istihdam, katma değer tartışılmaz rakamlardadır.
Otomobiller estetik güzelliklerinin yanı sıra doğada yaşam ömürleri dolayısıyla maruz kaldıkları korozif ortamlar (yağmur, nem, güneş, kimyasal kontaklar, deniz ortamları, sıcak-soğuk ortamlar vb.) nedeniyle özellikle araç içinde ve dışında bulunan tüm donanımlarında kullanılan kaplamaların (boya, vernik, lak, metalik kaplamalar, inorganik kaplamalar vb.) ya da saf metal veya plastiklerin bu ortamlara dayanım göstermesi gerekmektedir.
Birkaç yıl sonra güneş etkisi ile aracımızın özellikle tavan boyasının renginin değişmesini ya da deniz ortamlarına yakın bölgelerde boyamızın altında paslanma olmasını hiçbirimiz istemeyiz. Genel kabuller dikkate alındığında genelde otomobillere verilen boya kaplama garantisinin 10 yıl olduğunu söyleyebiliriz. Yani tüm üreticiler özellikle aracın dışında bulunan gövdekaroser boyalarının en az 10 yıl en zorlu dış ortam şartlarına dayanması üzerine planlarını yapmakta ve bunu sağlayacak kaplama modelleri ile araçlarını üretmektedirler. Elbette burada aklımıza gelebilecek başka bir soru, en zorlu dış ortam koşullarının ne olduğunun bilinmesi olabilir.
Korozyon sınıflandırmaları ile ilgili EN ISO 12944-2 standardında üreticilere bilgi vermesi açısından Tablo-1’i paylaşabilirim. Bu tabloda geçen kategorilere uygun testler ise EN ISO 12944-6 standardında geçmektedir.
[caption id="attachment_137165" align="aligncenter" width="722"]
Tablo 1: Atmosferik aşındırıcılık kategorileri ve tipik ortam örnekleri[/caption]
Tablo-2’ de görüldüğü üzere özellikle yapılması gereken iki temel korozyon testi olduğunu görüyoruz; bunlar tuzlu sis testi ve neme dayanım testidir. Gerçekten özellikle organik kaplamaların korozyon performasını değerlendirmek amacıyla yapılan bu iki testin hızlandırılmış korozyon testlerinin en önemlileri olduğunu söylememiz mümkündür.
Ancak otomobil üreticileri zamanla ortaya çıkan korozyon performans problemleri ile karşı karşıya kaldıklarından bu testler, farklı testler ile desteklenerek daha gerçekçi yaklaşımlar yapılması imkanı ve bu imkan ile daha yüksek korozyon dayanımları elde edilerek 10 yıla dayanan kaplama garantilerin verilmesi mümkün olmuştur.
Otomobil üreticileri, hem yüzey hazırlama kimyasalları firmaları hem de organik/inorganik boya kaplama firmaları ile yaptığı görüşmeler ve anlaşmalar ile isteklerini ortaya koyarak, bu tedarikçilerini ürünlerinde gerekli iyileştirmeleri yaparak daha dayanıklı ve yüksek performanslı ürünler üretmeye yönlendirmiştir.
Yıllar içerisinde gelinen noktada şunu net olarak söyleyebiliriz ki artık her otomobil markasının kendine has araç iç ve dış kaplamaları ve materyallarinin kabulu için kullandıkları test standartları ve buna bağlı gereksinimleri mevcuttur. Herhangi bir yan sanayi firması, bir otomobil markasına parça üretmek isterse, kaplama tesislerinde üretilen parçaların otomobildeki yeri ve konumuna göre, o otomobil firmasının hazırladığı testlerden geçmeleri ve test sonu gereksinimleri sağlaması gerekmektedir.
Elbette bunun da onay makamı bizim gibi EN ISO 17025 akreditasyona sahip ve akreditasyon kapsamında bu testleri yapabildiklerini belgeleyen profesyonel laboratuvarlardır. Genel olmak üzere bazı önemli otomobil test korozyon standartları ve isimleri; Ford: CETP: 00.00-L-467, BMW: AA- 0224, Mercedes: DBL 7382, Volkswagen: PV1209-PV 1210, Jaguar: TPJLR.52.265, MAN: M 3166 şeklindedir.
Bu standartların en önemli özelliği farklı korozyon ortamlarının örneğin; tuzlu sis ortamı, nemli ortamlar, sıcak kuru ortamlar, yağmur ortamları vb. aynı test döngüsü içerisinde buluşmuş olmasıdır.
Bu şekilde planlanan 24 saatlik test döngüleri ile test kabinleri içerisinde zorlu şartlar hızlandırılmış olarak sağlanarak organik ya da inorganik kaplı parçaların gerçek yaşam koşullarında hangi performans değerlerine ulaşacağını görmek mümkün olmaktadır. Buna eklenen Xenon güneş ışığı testleri ile renk ve parlaklık değerleri, kimyasal dayanım testleri ile kimyasal kontaklar sonrası bozunmalar kontrol altına alınarak uzun yıllar boyunca sürücülere gerek paslanma, gerekse de kozmetik görüntü açısından üstün performansa sahip otomobiller sunulmaktadır.
Metaltek laboratuvarı olarak otomotiv sektöründe birçok farklı marka ve model için yapmış olduğumuz Döngüsel Korozyon Testleri, Güneş Işığı Dayanım Testleri, Kimyasal Dayanım Testleri ve Mekanik Dayanım Testleri ile 10 yıldır hizmet vermekteyiz. Ülkemizin ilk yerli otomobil markası olan TOGG ile Metaltek arasında bir anlaşma yapıldığını ve test talepleri konusunda kendilerine yardımcı olmayı beklediğimizi bu makale ile sizlere bildirmek isterim.
Diğer yandan eğer düşünülür ve istenirse diğer yabancı otomobil markaları gibi kendi yerli aracımız olan TOGG için bizler ve diğer değerli paydaşların bir masa etrafında buluşması neticesinde kendi otomobil test standartlarımızı rahatlıkla oluşturabileceğimizi düşünüyorum. Bu makale vesilesi ile Metaltek olarak, Mayıs 2022’de 15. kuruluş yılı kutlamamız dolayısıyla bir organizasyon düzenleyerek sektörümüzde yer alan tüm paydaşlarımızı laboratuvarımıza davet etmeyi planladığımızı da selam ve saygılarımla bildirmek isterim.
Tuncay Katırcı
Genel Müdür
Metaltek
