Kişisel Bakım Ürünlerinde UV ve Mavi Işık Koruması

Kişisel Bakım Ürünlerinde UV ve Mavi Işık Koruması
  • 25.05.2023
Çok-fonksiyonlu Kozmetik ve Kişisel Bakım Ürünlerinde UV ve Mavi Işık Koruması Kozmetik ve kişisel bakım pazarına yönelik tasarlanan ürünlerden beklenti her zaman çok yüksek olmuştur. Son kullanıcıların artan talep ve beklentileri, üretici firmaların inovasyon ve yeni nesil ürün geliştirme bariyerlerini kırıp etkin, sürdürülebilir, güvenli ve kozmetik estetiğe sahip formülasyonların geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Çok-fonksiyonel kozmetik ürünler birden fazla beklentiyi karşılamakta ve farklı ürün segmentlerini bir arada harmanlamaktadır. Günümüzde çok-fonksiyonellik; hem son kullanıcı açısından kullandığı ürün çeşitliliğini azaltması sebebiyle kolaylık ve maliyet avantajı sağlamakta, hem de üreticinin birden fazla beklentiyi karşılaması ve bu beklentileri iddia olarak ürün etiketlerinde pazarlaması sebebiyle önem taşımaktadır. Bu noktada; Ultraviyole (UV) ve/veya yüksek enerjili görünür ışık/mavi ışık (HEVL) korumasına sahip aktif hammaddelerin çok farklı, çok-fonksiyonel ürün gruplarında ve farklı güneş koruma faktörü (SPF) seviyelerinde kullanılmaya başlaması bu noktada önemli bir örnek teşkil etmektedir. UV ve HEVL ışınlarının zararlarının ne kadar önemli olduğunun anlaşılması ile güneş kremleri haricinde günlük kullanılan birçok saç ve cilt bakım ürünlerinde UV korumasının ihtiyaç haline gelmesi ve son kullanıcı tarafından somut bir talep olarak bulunması önemli bir gerçektir. Örnek olarak; güneş serumları, dudak kremleri, renkli kozmetik ürünler (makyaj ürünleri, BB krem, vb.), saç bakım ürünleri (toz şampuan, saç yağı, saç spreyi, vb.), yaşlanma karşıtı ve leke önleyici nemlendiriciler gibi çok-fonksiyonlu kişisel bakım ürünlerinde UV koruma beklentisi bulunmaktadır. Son ürün kullanıcılarının çok-fonksiyonel ürünlerde sunulan özelliklerinin tamamı için en iyisini beklemesi, mineral UV filtreler özelinde yukarıda belirtilen gereksinimlerin tamamının karşılanması anlamına gelmektedir. Son dönemde IFSCC 2022 ve In-cosmetics 2023 gibi ön plana çıkan uluslararası katılımlı bilimsel kongre ve fuarlarda da bu eğilimler pek çok kez vurgulanmıştır. UV koruması amacıyla kullanılan aktif hammaddeler organik (kimyasal) ve inorganik (fiziksel) olarak iki gruba ayrılmaktadır. Titanyum dioksit (TiO2) ve çinko oksit (ZnO) mineral filtreler, geleneksel kimyasal filtrelere göre insana ve çevreye daha az olumsuz etki ederken, UV ve HEVL koruma performansları da hem daha yüksek olabilmekte hem de daha geniş dalga boyu aralıklarında etkinlik gösterip geniş spektrum koruma sunabilmektedir. ZnO her ne kadar TiO2’ye göre görece düşük SPF sağlasa da UVA ve HEVL bölgesinde gösterdiği daha yüksek ve dengeli koruma ile TiO2’ye göre daha geniş spektrum koruma sunabilmektedir.1 Mineral filtrelerin UV koruma performansı kimyasal filtrelere kıyasla formülasyon tipi, üretim süreçleri ve kullanım miktarları gibi parametrelere çok daha fazla bağlıdır. Dolayısı ile mineral filtreler ile yüksek performanslı, çok-fonksiyonlu inovatif formülasyon tasarım ve geliştirme süreçleri kritik önem taşımaktadır. Mineral filtrelerin tasarlanacak emülsiyon, yağ esaslı, jel ve sprey form sistemler ile etkileşimi kıvam, stabilite, hissiyat, estetik ve performans açısından kritik önem taşımaktadır. Seçilecek hammaddelerin ve üretim süreçlerinin çok-fonksiyonel özellik sağlayacak mineral UV filtreler ve/veya buna benzer diğer kritik aktifler üzerinden değerlendirilmesi gerekmektedir. Ek olarak; sadece tasarım süreçlerinin değil, UV koruyucu olarak kullanılan mineral filtrelerin de inovatif olması gerekliliği su götürmez bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Kullanılan mineral UV filtrelerin geniş spektrum ve yüksek performanslı koruma sağlamasının yanında sürdürülebilir olması, insana ve doğaya dost olması, uygulama yerinde beyazlık ve/ veya renk bırakmaması, kolay formülize edilebiliyor olması ve cilt üzerinde kötü hissiyat bırakmaması olmazsa olmaz beklentiler arasındadır. UV Güneş koruyuculuğu olan çok-fonksiyonel ürün taleplerine bağlı olarak özellikle mevcut ZnO ve TiO2 aktiflerin performanslarını daha yukarıya çıkarabilmek ve son kullanıcı taleplerine estetik açıdan da yanıt verebilmek amacıyla ürün geliştirmeye yönelik önemli inovatif çalışmalar yapılmaktadır. Şekil ve boyut kontrollü yeni nesil ZnO aktiflerinin (MicNo®-ZnO vb.) geliştirilmesi özellikle artan talebin doğal ve yüksek performanslı bir şekilde karşılanması açısından oldukça kıymetlidir. Özellikle kozmetik ve kişisel bakım uygulamalarına yönelik, başta ülkemizde de olmak üzere Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya-Pasifik’te önemli ZnO UV filtre üreticileri bulunmaktadır. Artan talebe etkin yanıt verebilmek adına sektörde yer alan hammadde üreticilerinin ve diğer paydaşların birlikte yaptıkları ortak çalışmalar ve iş birliği anlaşmaları da oldukça büyük öneme sahip sahiptir. Bu noktada firmamız Entekno Materials ile Croda International Plc arasında 2020 yılında yapılan yeni nesil yüksek performanslı insan ve çevre dostu inorganik (mineral) filtrelerin geliştirilmesi kapsamında yapılan iş birliği de yukarıda bahsedilen ortaklık çalışmalarına önemli bir örnek olarak gösterilmektedir. Yapılan bu iş birlikleri ve çalışmalar sektörün önemli organizasyonlarında da büyük ses getirmekte ve ileriye dönük yeni çalışmalara vesile olmaktadır. UV korumasına sahip çok-fonksiyonel formülasyonların örneklendirilen pazar segmentlerinin en önemlilerinden birisi renkli kozmetik olarak öne çıkmaktadır. 2021 yılında 70 milyar dolar üzerinde olan renkli kozmetik pazarının 2029 yılı tahminlerine göre 100 milyar dolara yaklaşacağı2 ve hatta bazı raporlarda 110 milyar doların üstüne çıkacağı öngörülmektedir.3 Renkli (tinted) nemlendiriciler, BB/CC kremler, dudak balmları, makyaj ürünlerinden fondöten, allık, makyaj bazı ve toz formda ürünlerde mineral UV filtreler sıklıkla kullanılmaktadır. Renkli kozmetik segmenti üreticilerinin halihazırda sürekli olarak mineral pigmentlerle çalışıyor olması ve inorganik toz formunda ürünlere uygun dağıtıcı, kıvamlaştırıcı, yumuşatıcı vb. diğer hammaddeler ile çalışıyor olmaları mineral UV filtrelerin bu formülasyonlara entegrasyonunun diğer formülasyon tiplerine göre daha kolay olmasını sağlamaktadır. Yüz bölgesi, mevsimden bağımsız olarak vücudun en çok UV ve HEVL ışınına maruz kalan bölgesidir. Renkli kozmetik ürünlerin neredeyse tamamının yüz ve civarında kullanılması sebebiyle de bu ışınlara karşı koruma sağlanması artı bir faydadan ziyade neredeyse bir zorunluluk haline gelmiştir. Özet olarak, birden fazla çözümü bir arada sunan kozmetik ve kişisel bakım ürünlerinin kullanımı pratiklik, ekonomiklik ve daha da önemlisi sürdürülebilirlik açısından çok büyük önem arz etmektedir. Tüketiciler olarak bizler, bu tip ürünleri daha da çok talep etmemiz gerekmektedir. UV ve HEVL koruması bu anlamda birçok ürün grubunda kullanılan fonksiyonelliklerin en başında gelmektedir. Bizleri bu ışınımlardan koruyacak özgün ve inovatif formülasyonların ve aktif olarak kullanılacak mineral UV filtrelerin geliştirilmesi kritik öneme sahiptir. Referanslar 1. Ergin, N., Sapan, Z., Kesim, M. T., Suvaci, E., “Understanding the Effects of Particle Size and Anisotropy on Microstructural and Rheological Properties of Suspoemulsions”, International Federation of Societies of Cosmetic Chemists, Vol. 26, No: 1, Mart/2023. 2. https://www.fortunebusinessinsights.com/colour-cosmeticsmarket-104305 (son erişim: 16.04.2023) 3. https://brandessenceresearch.com/consumer-goods/color-cosmetics-market-size (son erişim: 16.04.2023) M. Tümerkan Kesim Ar-Ge Yöneticisi Entekno Materials

Yazıyı Paylaş