Global boya sektörünün en önemli firmalarından biri olan Jotun, Türkiye’deki faaliyetlerine 1986 yılından bu yana başarıyla devam ediyor. Jotun Boya Pazarlama Direktörü Sayın İsmet Uçarlı ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
İstanbul Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümünün ardından İstanbul Bilgi Üniversitesi MBA programını bitiren, Norveç doğumlu İsmet Uçarlı, Jotun’daki görevine Pazarlama Müdürü olarak 2003 yılında başladı.
Jotun’un 7 bölgesinden biri olan Doğu Avrupa ve Orta Asya bölge sorumluluğunun 2013 yılında Jotun Boya’ya verilmesiyle görevine Pazarlama Direktörü olarak devam etmekte. Uçarlı bugün, bölge dahilinde Türkiye dahil 13 ülkede pazarlama ve dekoratif boyalar segmentinden sorumludur.
Jotun’un kuruluş süreci ve günümüze gelene kadar geçirdiği aşamalar hakkında bilgi verir misiniz? Üretim tesisleri, makine parkı ve istihdam edilen personel sayısı, bunların yanı sıra ciro, üretim hacmi gibi veriler de göz önüne alındığında firmanızın günümüzdeki yapısı nedir?
1926’da Norveç’te kurulan Jotun, bugün inşaat boyaları, toz boyalar, endüstri boyaları ve deniz boyalarında dünyanın lider oyuncularından biridir. Jotun Grup’un en önemli değerlerinden biri ise organik büyümeyle sürdürülebilir bir performans yakalamaktır.
Merkezi Norveç Sandefjord’da bulunan Jotun, inşaat boyaları, endüstri boyaları, toz boyalar ve deniz boyaları segmentlerinde 7 bölgede faaliyet gösteriyor. Jotun bugün, 37 fabrika ve 63 şirket ile 100’den fazla ülkede 9800 çalışanıyla temsil edilmektedir.
Türkiye’ye baktığımızda, 1986’da Türkiye’de faaliyetlerimize başladık. 1989’da Çerkezköy’de Jotun Toz Boya fabrikasını, 1993’te ise Jotun Boya fabrikasını kurduk.
İnşaat boyaları, deniz boyaları ve endüstri boyalarının üretildiği yaş boya fabrikamız yılda 50 milyon litre üretim kapasitesiyle hizmet veriyor. Toz boya fabrikamız ise 20.000 ton reel üretim kapasitesine sahip. Çerkezköy’de iki fabrikamız ve Gebze’de bir depomuz bulunmaktadır.
Başladığımız günden bugüne kadar, sürekli büyüyerek, Türkiye’de de faaliyet gösterdiğimiz sektörlerin en önemli oyuncularından biri haline geldik.
Jotun olarak birçok özel yapıyı da koruyoruz. Dünyanın en yüksek yapısı Burj Khalifa, Paris’in simgesi Eyfel Kulesi, Freedom of the Seas, Palm Jumeirah, Burj Al Arab renklendirdiğimiz projelerin sadece birkaçını oluşturuyor.
Jotun Boya olarak Türkiye’de de en seçkin yapıları koruyoruz. Bu projelerin bazıları Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Boğaziçi Köprüsü, Atatürk Olimpiyat Stadı, Varyap Meridian, Sabiha Gökçen Havaalanı ve Atatürk Havalimanı’dır.
Jotun başlıca hangi sektörlere, ne tür ürünler sağlıyor? Firmanızın, özellikle iç ve dış cephe boyaları kapsamındaki ürün, marka ve hizmetleri hakkında detaylı bilgi verebilir misiniz?
Jotun, dünyanın en büyük inşaat, deniz, endüstri ve toz boya üreticilerindendir. Bugün endüstri boyalarında enerji, alt yapı, santral, köprü ve offshore konseptleri; deniz boyalarında ise yeni inşa, tamir bakım ve yat segmentlerine verdiğimiz hizmetle pazar lideri konumundayız.
Toz boya sektöründe mobilya, beyaz eşya, bina bileşenleri, boru hatları ve diğer endüstrilere sunduğumuz ürünlerle lider üreticiler arasında yer alıyoruz. İnşaat boyaları sektöründe ise iç cephe, dış cephe ve ahşap boya serilerimizle hızla büyüyen bir pazar payımız var.
İç cephede su bazlı ürünler ile sınırsız renk alternatifi sunarken, dış cephede müşterilerimize hem uzun vadeli bir koruma hem de estetik bir görünüm sunmaktayız.
Jotun olarak, bizi farklılaştıran en önemli konulardan birisi ise Türkiye çapında 250’yi aşkın noktada bulunan mağazalarımızdır. Her bir Jotun mağazamızda renk makinelerimiz ve renk standlarımızla müşterilerimize hizmet vermekteyiz.
İstedikleri herhangi bir rengi 3 dakika içerisinde üretebildiğimiz gibi herhangi bir numune üzerinde yer alan rengi de renk okuma teknolojimiz ile anında üretebiliyoruz.
İnovasyon ve Ar-Ge alanlarında Jotun olarak ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Ürünlerimizle müşterilerimize yüksek kalitede, çevre dostu ve uzun ömürlü hizmet vermeye çok önem veriyoruz. Bu amaçla Jotun Grup olarak Ar-Ge çalışmalarına büyük yatırımlar yapıyoruz. Dünya çapında çeşitli ülkelerde laboratuvarlarımız bulunuyor.
Norveç, Malezya, Hindistan, A.B.D. ve Çin’den sonra Jotun Grup, Türkiye’de de bir laboratuvar açma kararı aldı. Yeni laboratuvar aracılığıyla önümüzdeki yıllarda bölgesel çaptaki Ar-Ge çalışmalarımızı Türkiye’den de yürüteceğiz.
Yurt içi ve yurt dışı satış faaliyetlerinizden bahsedebilir misiniz? Yurt içinde ve yurt dışında ağırlıklı olarak hangi bölgelere ne tür ürün satışları gerçekleştiriyorsunuz?
Jotun Boya olarak, Jotun organizasyon yapısı içerisinde Doğu Avrupa ve Orta Asya bölge sorumluluğuna sahibiz.
Bölge sorumluluğumuzda olan Romanya, Bulgaristan, Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan Kazakistan, Tacikistan, Gürcistan, Kırgızistan, Rusya, Beyaz Rusya ve Ukrayna’da hizmet veriyoruz. Yurt içinde ise hızla genişleyen bayi ağımız ile müşterilerimize ulaşıyoruz.
Jotun’un çevre politikası ve sürdürülebilirlik yaklaşımı hakkında bilgi verebilir misiniz? İşçi sağlığı ve güvenliği ile ilgili çalışmalarınız hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Jotun, çevre hassasiyeti çok yüksek olan bir marka. Sürdürülebilirliği, uzun vadeli bir rekabet avantajı olarak görüyoruz. Bunu da tüm dünyada geçerli olan "Yeşil Adımlar” konseptimizle somutlaştırıyoruz.
Daha az solvent emisyonu, enerji verimliliği, karbon ayak izinin azaltılması, atıkların geri dönüşümü ve daha az zararlı madde kullanımı gibi beş ayrı önemli konu başlığı "Yeşil Adımlar” konseptimizi oluşturuyor. Faaliyet gösterdiğimiz tüm ülkelerde de, attığımız yeşil adımlarla ilgili aktivitelerimizi sürdürüyoruz.
V.O.C (uçucu organik bileşen) oranı düşük ve formülasyonunda kurşun, cıva, krom gibi zararlı bileşenleri içermeyen ürünlerimizle çevre dostu ve sağlıklı yaşam alanları yaratıyoruz.
Tüm bu özelliklerin dünyada bir standart haline gelebilmesi için de birçok kurum ve kuruluşla işbirliği içindeyiz. Örneğin, Çevre Dostu Binalar Derneği (ÇEDBİK)’nin ilk üyelerindeniz.
İş Sağlığı ve Güvenliği ise bizim için çok önemli. Üretim tesislerimiz, iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi OHSAS 18001, çevre yönetim sistemi ISO 14001 ve kalite yönetim sistemi ISO 9001 sertifikalarına sahip. İş kazası ve yaralanmalarla ilgili neredeyse hiç bir sorun yaşamıyoruz.
İş sağlığı ve güvenliğine dair kararları da çalışanlarımızla beraber alıyoruz. Çalışanların oluşturduğu komiteler, kendi iş ortamlarını iyileştirmek için projeler sunuluyor; bu projeler değerlendiriliyor ve kısa zamanda hayata geçiriliyor.
