Kazakistan köklü tarihinin ardından 1991 yılında haritalarda yerini almıştır ve kökeni Türkçe olan Kazak kelimesinin anlamının Hür Adam olduğu düşünülünce, Kazakların bağımsızlıklarına düşkün bir millet olduğunu anlayabiliriz.Orta Asya’da yer alan Kazakistan Cumhuriyeti Rusya, Türkmenistan, Özbekistan, Kırgızistan ve Çin ile komşudur. Ayrıca dünyanın dokuzuncu büyük yüz ölçümüne sahip olan bu toprakların Hazar Denizi’ne ve Aral Gölü’ne kıyısı vardır.
İhracatın Kaynağı: Zengin Yer Altı Kaynağı
Kazakistan’ın tarıma elverişli toprakları vardır. Ancak ekonominin temelini ne oluşturur ve bu ülke nasıl kalkınır diye sorarsanız cevabı; ‘’zengin yer altı kaynakları’’ olacaktır. Özellikle petrol, uranyum, altın ve demir rezervleri hatırı sayılır zenginliktedir. Dünyada bulunan kromun %26’sının, altının %20’sinin ve uranyumun %17’sinin bu topraklarda olduğunu düşündüğümüzde verdiğimiz cevabın yerinde olduğunu rahatlıkla fark edebiliriz.Karaganda Bölgesi’nde zengin kömür yatakları bulunurken, Ural-Enba Havzası’nda ise petrol yatakları vardır. Tüm bunların yanı sıra bu topraklardan; bakır, kurşun (Altay, Kara-Tav, Ala-Tav, Tekeli’de), çinko (Alma- Ata), demir (Karkaralı, Balhaç, Cez-Kazgon, Ata- Su), manganez, kalay, volfram, molibden, antimuan çıkarılmaktadır.Ülkenin mineral ve hammadde üretiminin kendi ihtiyacının çok fazla üzerinde olması sebebiyle metalik bizmut, süngersi titanyum, kil ve rafine bakır, mangan ve konsantreleri üretiminin yüzde 90’ı, petrol, metalik kurşun ve çinko üretiminin de yüzde 80’i ile doğalgaz, kömür, demir cevheri ve krom üretiminin yüzde 50’den fazlası yurt dışına ihraç edilmektedir. Kazakistan toprakları altında keşfedilmiş maddi zenginliğe baktığımızda bu tutar 2 trilyon Amerikan Dolarından fazla olduğu görülmektedir.
Peki Kazakistan ile Ticari İlişkilerimiz Nasıl?
16 Aralık 1991 yılında Kazakistan bağımsızlığı ilan ettiğinde, bunu tanıyan ilk iki ülkeden biri Türkiye Cumhuriyeti olmuştur. 1992 yılına gelindiğinde ise diplomatik ilişkilerimiz tarih sahnesinde boy göstermeye başlamıştır. Bunun neticesinde Türkiye-Kazakistan arasında ekonomik ilişkiler de başlamıştır. Kazakistan bağımsızlığını ilan ettikten sonra iki ülke arasında çeşitli alanlarda ekonomik ve ticari ilişkilerin alt yapıları oluşmaya başlamış ve yaklaşık 100 civarında protokol, iş birliği ve anlaşma imzalanmıştır.Bu bilgiler ışığında günümüze bakacak olursak; Türkiye’nin Kazakistan’a ihraç ettiği ürünlerin başında, mücevher eşyası, dokunmuş halılar, tel, kablo, elektrik iletkenleri, demir ve çelikten üretilmiş vida, cıvata, somun, toprak, taş, metal cevheri ayıklama makineleri gelmektedir.Türkiye’nin Kazakistan’dan ithal ettiği ürünlerin başında ise; rafine edilmiş bakır ve bakır alaşımları, petrol gazları, işlenmemiş kurşun, altın, bakırın ön alaşımları ve krom oksitler gelmektedir.Başlıca ihracat potansiyeli olan ürünleri incelediğimizde bu listede; inşaat malzemeleri, kablo ve teller, elektrikli makineler, gıda işleme ve paketleme makineleri, tıbbi cihazlar ve ilaçlar, ambalaj malzemeleri ve hijyenik kağıt ürünlerini görebiliriz.Hazırlayan: Çağla Köksal