Göz ile ilgili tehlikelere bakıldığında, genel hatlarıyla tehlikeleri mekanik, kimyasal ve radyasyon olmak üzere üç sınıfa ayırabiliriz. Her bir tehlike sınıfına göre, uygun gözlük seçimi yapmak çok önemlidir. Aksi takdirde, çalışanın gözünde bir gözlük olsa bile doğru seçim yapılmadığı için, diğer bir deyişle işe uygun gözlük seçimi yapılmadığı için kazalar, yaralanmalar meydana gelebilmektedir.

Mekanik gözlükler daha çok karşıdan gelebilecek cisimlere karşı gözü korumaktadır. Genel hatlarıyla şeffaf, amber ve gri renk lenslere sahiptirler. Bu gözlükler daha çok UV ışınlara karşı koruma sağlamaktadır.
Tam kapalı gözlükler, kimyasal riskler, tozlu ortamlar gibi daha yüksek koruma gerektirecek durumlarda kullanımı önerilmektedir. EN 169 standardına sahip olan kaynak lense sahip gözlükler ise, oksijen kesim gibi radyasyon ışıması olan çalışmalarda kullanılmalıdır.
Gözlüklerde EN 166 standardına göre bazı işaretlemeler mevcuttur. Bu işaretlemelere bakılarak, gözlük hakkında detaylı bilgi elde edilebilir. EN 166 standardına göre hem lensin üzerinde hem de sapın üzerinde bu işaretlemelerin bulunması gereklidir.
Darbe testi ve optik sınıf bu parametrelerden en önemlileridir. Darbe testinde, 0,86 gramlık demir bir bilye gözlüğün lensi üzerine farklı hızlarda atılmaktadır. Eğer 45 m/s hızla atıldığında testten geçerse gözlük F sembolünü almaya hak kazanırken, 120 m/s hızla atıldığında B, 190 m/s hızla atıldığında A sembolüne sahip olmaktadır.
Bu testler genellikle, oda sıcaklığında yapılmaktadır. Eğer aynı test -5°C ile 55°C arasında gerçekleştirilir ve gözlük bu testlerden geçer ise, geçtiği test hızına göre FT, BT veya AT sembollerini almaya hak kazanırlar.
EN 166 standardına göre F testini minimum gözlükler, B testini minimum tam kapalı gözlükler, A testini ise minimum vizörler geçebilmektedir. Optik sınıf sembollerinde ise, optik sınıfın 1 olması en önceliklendirilmesi gereken konulardandır.
Optik sınıfın 1 olması, çalışanın gözüne gözlüğü uzun süreli bir şekilde rahatlıkla takabileceği anlamına gelmektedir. Tam kapalı gözlüklerde ve vizörlerde ise kullanım alanlarına göre sınıflandırmalar mevcuttur. Çalışılan ortama göre bu seçimlerin doğru yapılması önemlidir. Kullanım alanları yine hem lens hem de sap üzerinde olmalıdır.
Bunlar:
3: Sıvı sıçraması,
4: Büyük partiküller,
5: Gaz/buhar ve küçük partiküller,
8: Küçük elektrik arkları,
9: Erimiş metal ve sıcak sıçramalar.

Aynı zamanda EN 166 standardına göre opsiyonel testler olan K ve N işaretlemeleri de çizilme ve buğulanma konularında ekstra direnç sağlamaktadır.
K standardı olan gözlüklerin çizilmeye karşı direncinin yüksek olduğu anlaşılırken, N standardı olan gözlüklerin buğulanmaya karşı direncinin yüksek olduğu anlamına gelmektedir. Ancak bunlar opsiyonel testler olup, üretici firma geleneksel çizilme ve buğu direnci kaplaması da yapabilmektedir.
Genel anlamda koruma seviyesi arttıkça konfor seviyesi azalmaktadır. Tam kapalı gözlük her ne kadar koruma yönünden daha üst seviyede olsa da, genel anlamda konforu daha düşüktür. Bu nedenle de çalışanlar, her ortamda mekanik gözlük kullanmaya çalışmaktadır.
Bu ne yazık ki (ortamına göre) yeterli korumayı sağlamayabilmektedir. Bu nedenle, hibrit tür denilen gözlükler yapılmıştır.
Hibrit gözlükler, mekanik gözlüklerle tam kapalı gözlüklerin hem koruma hem de konfor konusunda ara seviyelerde yer almaktadır. Bu nedenle, çalışma koşulları uygun ise, hibrit tür gözlüklerin kullanımı da önerilmektedir.
Mirey Bonfil - Teknik Koordinatör / 3M