Ülkemizde kullanılmakta olan endüstriyel makine ve cihazların çoğu yurt dışından ithal edilmiş olduğundan, kullanım kataloglarında yer alan yağlar ve gresler de her zaman yabancı markalardır. Hatta bu yağ ve gresler çoğu zaman, yine makine üreticileri tarafından kullanıcılara tavsiye veya empoze edilmektedir.
Bazı makine üreticileri, bu yağların başka alternatiflerini de önerirlerken, bazıları da yalnız tek marka ve ürünü empoze etmektedirler. Belirli markaların veya ürünlerin kullanıcılara empoze edilmesi kabul edilebilir bir tutum değildir.

Zira bu tür yağlar, nitelikleri ve içerdikleri kimyasallar itibariyle yaklaşık olarak bilinen, hatta laboratuvar analizleriyle hassas olarak saptanabilen ürünlerdir. Ayrıca, makine üreticilerinin yalnız spesifik markaları empoze etmeleri de uluslararası ve ulusal rekabet kuralları açısından doğru bir tutum değildir.
Bazı makine üreticileri yakın değerli alternatif ürünleri sıralamakta ve hatta önemli bazı ürün speklerini vererek, bu spekleri karşılamaları halinde, ürünün makinada kullanılabileceğini vurgulamaktadır.
İthal makine ve cihazların üreticisi tarafından tavsiye edilmiş yağlarının eş değerlerini tespit etmek için aşağıdaki prosedürü takip etmek, bizi çoğu zaman sağlıklı sonuçlara götürür: 1. İlk aşamada, yağın PDS tabir ettiğimiz teknik speklerinin incelenmesi gerekir.
Teknik spekler, yağın çalışma özelliklerini ve temel karakteristiklerini yansıtan parametrelerdir. Belirtilen parametreler, ASTM (American Society for Testing Materials) veya DIN (Deutces Institut für Normung) kurumlarının standardize ettiği test metotları kullanılarak, laboratuvar analizlerinde ölçülen değerler olup, bu değerler yağda olması gereken karakteristik değerleri simgeler.
Bu Parametrelerin Başlıcaları Şunlardır:
- TBN (Total Base Number): Yağdaki alkali miktarını mg Potasyom Hidroksit/gr olarak belirtir.
TAN (Total Acid Number): Yağda mevcut asit konsantrasyonunu nötralize edebilecek alkali miktarını mg KOH/gr. olarak gösterir.
Viskosite Derecesi: Yağın 40C’de akıcılığını ,sürtünme kuvve/saniye ölçeğinde yansıtan değerdir. Viskosite arttıkça, yağın akıcılığı azalır, zira sürtünme direnci yükselir. Viskosite düştükçe,yağ daha akıcı ve ince hale gelir.
Akma Noktası: Özellikle soğutma sistemlerinde veya soğuk kış ortamında kullanılan yağlarda önemli olup, yağın donmadan önceki akma derecesidir.
Parlama Noktası (Flash Point): Yağların alevlendiği santigrad derecesidir.
Flock Noktası: Yağın donmaya geçiş veya bulutlanma santigrad derecesidir.
Damlama Noktası: Özellikle greslerde kullanılan bir ölçüt olup, gresin ısı altında akmaya geçtiği santigrad derecesini belirtir.
Anilin Noktası: Yağın , içindeki aromatik (renkli ve kokulu)bileşiklerle reaksiyona geçtiği santigrad derecesi olarak belirtilir. Anilin noktasının yüksekliği, yağın daha az aromatik bileşiğe sahip olduğunu yansıtır.
NLGI Nosu: Greslerin kıvam ölçüsüdür. Gresin delinmeye karşı gösterdiği direnç ölçütüdür. Gresin kıvam durumun göre, 000 NLGI ölçeğinden, 6 NLGI ölçeğine kadar derecelendirilir.
Özgül Ağırlık: Yağın birim ağırlığının, birim hacmine oranı olup, gr/litre ölçütüyle belirtilir.
Timken Yük Testi: Özellikle gresler için dizayn edilmiş bir test metodu olup, gresin yüke direncini Kg/dakika olarak yansıtır.
NSF H2 Kodeksi: Bu kodeksle onaylanmış yağlar ve gresler ise, üretim prosesi sürecinde, kullanıldıkları noktalarda gıda ürünüyle temas etmeye uygun değildir. Ancak bu onaydaki yağlar ve gresler çevre regülasyonlarına uygun olup, çevreye zararsız kategoridedirler.
NSF H3 Kodeksi: Bu kodeks altında onaylanmış yağlar ve gresler ise üretilen gıda ile doğrudan ve uzun süreli temasa uygundur.
2. İkinci aşamada, eşdeğer olarak düşünülen yağın veya yağların gene aynı test metotlarıyla tespit edilip yayınlanmış test parametreleri incelenir. Bu değerler mukayese edilirken, test metodu ASTM normuna göre hangi kodlu tayin metodu ise, aynı metoda göre yayınlanmış sonuçlara bakılır. Bu sonuçlarda genellikle bazı tolerans sapmaları mevcut olabilir.
Esasen belirli bir yağın da kendi içinde, üretim sonunda ufak toleranslar dahilinde ana speklerinden sapmaları olabilir, ancak sapmalar kabul edilebilir limitler içinde bulunmalıdır. Örneğin bir soğutma kompresörü yağının 400 C’de ölçülen viskositesi (akıcılığı), 68 centistoke yerine, %5 sapmayla 65-72 centistoke değerleri arasında olabilir ve bu kabul edilebilir bir toleransdır. Aynı medikal testlerde olduğu üzere, örneğin kanda olması gereken kolestrol, trigliserit, sodyum, potasyum, glukoz gibi değerlerin alt-üst sınırları neyse, yağlarda da spek aralıkları aynı şekilde standart aralıklarda kabul edilir. Eşdeğer yağlarda teknik speklerin, tolerans değerleri arasında olması yeterlidir.
3. Son aşamada, imkan varsa, eşdeğer olarak görülen yağ, ilgili makine veya cihazda kullanılarak operasyon sonuçlarına bakılır. Bu genellikle iki şekilde yapılmaktadır. Eğer test edilen yağın, makinanın normal operasyon verimliliği ve performansı üzerinde herhangi bir eksikliği yoksa, artık o yağ tamamen uyumlu ve eşdeğer bir yağ olarak kabul edilir.İkinci yöntemse, makinada test edilen eşdeğer yağın, belirli bir çalışma saati sonunda, numune alınarak, laboratuvar analizine tabi tutulmasıdır. Buradan çıkan analiz sonuçları da, aranan teknik spekleri sağlıyorsa, eşdeğerlilik için yeterli kanıt olur.
Kudret Tan
Endüstri Yüksek Mühendisi
En-Ser Taahhüt ve Ticaret